23. Hukuk Dairesi 2013/6975 E. , 2013/7108 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili hakkında başlatılan 2010/94 E sayılı kambiyo senetlerine mahsus takibe konu senetlerin, kambiyo vasfında olmayıp, kefalet ve borç senedi niteliğinde olduğunu, kambiyo senedi niteliğinde kabul edilse dahi davalının alacaklı sıfatı bulunmadığını, takipte talep edilen %27 oranından az olmamak üzere faiz isteminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin kambiyo hukuku gereğince borçlu olmadığının tespitine, talep edilen işlemiş ve işleyecek faiz oranının 3095 sayılı Kanun"un 2/2. maddesindeki hadlere çekilmesine, davalının %40" tan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine ve takibin durdurulması için tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin davacının borcundan dolayı toplam olarak 7.427,04 TL ödeme yaptığı, bu ödemeden itibaren ödenen miktar üzerinden yasal faiz talep edilmesinin gerektiği, ancak davacı-borçlunun söz konusu takipte kambiyo senedinin niteliğine ve talep edilen faize süresi içerisinde itiraz etmediği,bu anlamda kambiyo hukuku açısından borçlu olmadığının tespiti davasının açılmasında hukuki yararın bulunmadığı,davalı kooperatifin yapmış olduğu ödeme ve uygulanacak yasal faize karşılık gelen 346,19 TL"den oluşan toplam miktarın takipteki toplam miktarı geçmemesi gözetilerek takip talebinde gösterilen faiz oranının sonuca olumsuz bir etkisinin olmadığı, takibe dayanak senetlerin kambiyo vasfında bulunduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle davacının, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olmadığını ileri sürerek kambiyo hukuku gereğince borçlu olmadığının tespitini istemiş olup, bu istemin icra hukuku prosedürü içerisinde şikayet konusu yapılarak icra hukuk mahkemesinden karara bağlanmasının istenilmesi gerekirken, şikayet yoluna başvurmamış olan davacının bu talebinin genel mahkemede menfi tespit davasının konusunu oluşturmasının mümkün bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 14.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.