17. Hukuk Dairesi 2015/4338 E. , 2017/10035 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinin kızları ile kardeşleri olan ... "in 06/06/2012 tarihinde yaya geçidi üzerinde yaya olarak geçiş yaptığı esnada ... plaka numaralı araç sürücüsü davalı ..."in davalıya trafik sigortalı aracı ile geri manevra yaparken çarpması sonucu müvekkillerinden ... ve ..."in kızları ... "in 22 gün boyunca komada kalması sonucunda hayatını kaybettiğini, müvekkillerinden ... ve ..."in maddi ve manevi destekten yoksun kaldıklarını, müvekkillerinin kızları ve kardeşleri olan ... "in ölümünden dolayı büyük bir eylem ve üzüntü yaşadıklarını, trafik kazası tutanağında davalı ..."in sürücülere ait asli kusurlardan manevraları düzenleyen genel şartlara uymama kuralını ihlal ettiğinden kazada kusurlu olduğunu, ... "in ise tamamen kusursuz olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik müvekkili ... için 500,00 TL ve müvekkili ... için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ..."den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olay tarihindeki ... limitini aşmamak kaydıyla davalı ... şirketinden de temerrüde düştükleri 03/08/2012 tarihinden itibaren ticari reeskont avans faizi ile birlikte müştereken müteselsilen tahsilini, davalı ... şirketinden manevi tazminat talepleri bulunmadığını, bu sebeple 50.000,00 TL müvekkili ... için, 50.000,00 TL müvekkili ... için, 25.000,00 TL müvekkili ... için, 25.000,00 TL müvekkili ... için, 25.000,00 TL müvekkili ... için, 25.000,00 TL müvekkili ... için ve 25.000,00 TL müvekkili ... için olmak üzere toplam 225.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... "den tahsilini talep etmiş, destekten yoksun kalma tazminat taleplerini ıslahla yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davacıların davalı ..."e yönelik olarak açmış olduğu manevi tazminat talebinin feragat nedeniyle reddine, davacı ..."in davalılara karşı açmış olduğu maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 38.768,29 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine ıslah edilen miktar yönüyle ..."in kalan talebinin reddine,davacı ... "in davalılara karşı açmış olduğu maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 26.128,40 maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine ıslah edilen miktar yönüyle ..."in kalan talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1086 Sayılı HUMK"nun 388 ve 389. maddeleri ile 6100 Sayılı HMK"nun karşılık 297/1-2 maddeleri uyarınca, mahkeme kararında; hüküm sonucunun, taraflara yükletilen hak ve sorumlulukların şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde ayrı ayrı ve açıkça gösterilmesi gerektiği gibi, HUMK"nun 388/3. maddesi gereğince (HMK 297/c) hükmün gerekçesinde tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin gösterilmesi gerekir.
Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği T.C. ..."sının 141/3. maddesinde de açıkça belirtilmiştir.
Bu hükümler yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereği ve kamu düzeni ile ilgili olup, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kısa ve gerekçeli kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar, kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıkta olması zorunludur.
Zira, tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri, davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini bilmeleri gerekir.
..."ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için de ortada usulüne uygun şekilde oluşturulmuş bir hükmün bulunması gerektiği açıktır.
Yerel mahkeme gerekçesinde 27/09/2013 tarihli bilirkişi ... "ın raporuna göre; davacı ..."in maddi zararının 65.975,73 TL, diğer davacı ... "in maddi zararının is 46.638,43 TL olduğu hesaplandığından ve hesaplananın mevcut kriterlere uygun olduğu anlaşıldığından bu nedenle bu davacıların davasının kabulüne karar vermek gerektiğinden bahsettiği halde hüküm kısmında davanın kısmen kabulüne karar vermiş davacı ..."in için 38.768,29TL maddi tazminata, davacı... için 26.128,40 maddi tazminata hükmetmiştir. Bu hal, HUMK.’nun 381/2. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden, 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 K sayılı ... İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararı uyarınca ıslah dilekçesinde talep edilen miktarlar da göz önüne alınarak bir hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
2-) Bozma neden ve şekline göre davacılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ... ve ... "ya geri verilmesine, 02/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.