11. Hukuk Dairesi 2012/16097 E. , 2013/323 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11/11/2010 gün ve 2009/333-2010/277 sayılı kararı onayan Daire’nin 13.06.2012 gün ve 2011/4518 - 2012/10397 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ilk kez 1986 yılında “...” markası ile çikolatalı kek üretmeye başladığını, müvekkilinin ürme başladığı ilk andan itibaren “ ...”, “...” ve “...” ibaresini içeren markaları yoğun biçimde kullanarak t...nmış hale getirdiğini, bu ibarenin Türkiye’de ilk kez müvekkili tarafından kullanıldığını, "..." esas unsurlu markalardan doğan her türlü hak ve yetkinin sadece müvekkili şirkete ait olduğunu, davalı şirketin “...” ibaresini müvekkili markasının tescilli olduğu aynı sınıf mal ve hizmetler bakımından marka olarak tescili için TPE"ye yaptığı başvuruya müvekkili tarafından yapılan itirazların YİDK tarafından reddedildiğini, YİDK kararının yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, TPE YİDK"nun 2009-M-5055 sayılı kararının iptaline, davalı başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine, kararın ilanın karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı TPE vekili, davacıya ait markalar ile “...” ibareli davalı başvurusunun iltibasa yol açacak derecede benzer olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkilinin tanınmış ... ibaresi yanında ... ibarelerinden oluşan markasının davacı marka ve tasarımları ile benzerlik yaratmadığını, “...”nin bir çeşit kek cinsi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalının “...” ibareli marka başvurusu ile davacı markalarının 556 sayılı KHK’nın 7/1-b ve 8/1-b maddeleri anlamında ticari, idari ya da ekonomik bağlantı bulunduğu ihtimali ve yanılgısı dahil iltibasa yol açacak düzeyde benzer olmadığı, davacının ... ibareli markanın 556 sayılı KHK’nın 8/4 bendi anlamında tanınmış marka olduğu, ancak benzerlik olmadığından somut olayda tanınmışlığın sonuca etkisinin bulunmadığı, davacının tescilli tasarımlarının da aynı nedenlerle 556 sayılı KHK’nin 8/5 maddesi anlamında bir tescil engeli oluşturmadığı, davalı başvurusunun 556 sayılı KHK’nin 35 ve MK 2. maddesi anlamında kötü niyetli bir başvuru olmadığı, YİDK kararında bir isabetsizlik olmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizin 13.06.2012 günlü ilamıyla onanmıştır.
Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 06,55 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nun 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 219,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 10.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.