19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/4099 Karar No: 2018/3209 Karar Tarihi: 21.03.2018
6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/4099 Esas 2018/3209 Karar Sayılı İlamı
Özet:
19. Ceza Dairesi'nin 2016/4099 E., 2018/3209 K. sayılı kararında, orman alanında ahşaptan yapılmış bir yayla evi inşa ettiği tespit edilen sanık hakkında 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu kapsamında mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak, sanık hakkında hüküm kurarken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiği gerekçesiyle TCK'nın 50. ve 51. maddelerinin uygulanmamasına karar verildiği, bunun nedeninin tartışılıp değerlendirilmeden karara varıldığı belirtilerek, hükmün kısmen bozulmasına karar verilmiştir. Ayrıca, davada kendisini vekille temsil ettiren katılan idare lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, ancak müsaderesine karar verilen tesis değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedildiği belirtilerek, bu konuda düzeltme yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Son olarak, sanığın kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyeti durumunda hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiği, ancak Anayasa Mahkemesi'nin bazı hükümlerini iptal ederek yeniden değerlendirme yapılması gerektiği belirtilerek, hükmün kısmen bozulmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise, TCK'nın 50. ve 51. maddeleri, 5237 Sayılı TCK
19. Ceza Dairesi 2016/4099 E. , 2018/3209 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1)Orman alanında toprak zemin üzerine ahşaptan 21 metrekare yayla evi yapan sanık hakkında hüküm kurulurken, temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenilmesini gerektirir özelliklerin neden ibaret olduğu denetime olanak verecek şekilde tartışılıp değerlendirilmeden, adli sicil kaydı olmayan ve dosyaya yansımış bir olumsuz kişilik özelliği de bulunmayan sanık hakkında, alt sınırdan uzaklaşılarak hüküm kurulması ve TCK"nın 50. ve 51. maddelerindeki ifadelerin tekrarı ile yetinilerek anılan maddelerin uygulanmamasına karar verilmesi, 2)Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde vekalet ücreti, maktu ve nisbi olmak üzere belirlenmiştir. Maktu vekalet ücreti, davanın konusunun para olmadığı veya para ile ölçülemediği hallerde belirlenen ücret, nisbi vekalet ücret ise davanın konusunun para olması veya para ile ölçülebilir olması halinde bu değer üzerinden belirlenen ücrettir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nda 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun 365/2. maddesinin aksine ceza davalarında şahsi hak talebi halinde mahkemece bu hususta da karar verilmesi gerektiği yolunda bir düzenleme bulunmaması ve 6831 sayılı Orman Kanunu"nun 112, 113 ve 114. maddeleri hükümleri karşısında; davada kendisini vekille temsil ettiren katılan İdare lehine hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken ayrıca müsaderesine karar verilen tesis değeri üzerinden nisbi vekalet ücretine de hükmedilmesi, 3)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 21.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.