18. Ceza Dairesi 2015/42196 E. , 2017/13505 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Öte yandan kendilerine belirli idari yetkiler verilmiş görevlilerin, sözlerine ve eylemlerine getirilen eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiği AİHM içtihatlarında kabul edilmektedir. AİHM, kamu görevlilerine karşı yapılmış hakaret içerikli ifadelerle ilgili bir başvuruda, başvuruya konu sözlerin, kamuoyunun söz konusu görevlinin performansına duyduğu güveni ortadan kaldırmaya yönelik gerçek bir tehlike meydana getirip getirmediğini incelemektedir.
Yargılamaya konu somut olayda; sanığın mağdura hitaben söylediği kabul edilen “siz insan değilsiniz, çocuklarıma para için bakıyorsunuz” şeklindeki sözlerinin katılan ve mağdurların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkûmiyet kararı verilmesi,
2- Kabule göre de;
a) Suç tarihi itibariyle tekerrüre esas adli sicil kaydı olmayan sanık hakkında uygulama maddesinde seçimlik ceza yaptırımı öngören hakaret suçunda gerekçe gösterilmeksizin doğrudan hapis cezasının tercih edilmesi,
b) TCK"nın 125/4. maddesinde ağırlaştırıcı neden olarak öngörülen aleniyetin söz konusu olabilmesi için olay yerinde başkalarının bulunması yeterli olmayıp, hakaretin belirlenemeyen sayıda kişi ve herkes tarafından görülme, duyulma ve algılanabilme olasılığının bulunması, herhangi bir sınırlama olmaksızın herkese açık olan yerlerde işlenmesinin gerekmesi karşısında, kurum koridorunda gerçekleşen hakaret eyleminde aleniyet unsurunun ne şekilde oluştuğu açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile TCK"nın 125/4. maddesinin uygulanması,
c) Hapis cezası ertelenen sanık hakkında belirlenen denetim süresinin, TCK"nın 51/3. maddesine göre, mahkum olunan ceza süresinden az olamayacağının düşünülmemesi,
d) Kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanığın, kendi altsoyu dışında kalan diğer kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerini kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/11/2017 tarihinde oy birliği ile karar verildi.