6. Hukuk Dairesi 2014/366 E. , 2014/584 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya 2. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2013/511-2013/1005
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla haciz ve tahliye istekli olarak icra takibi başlatılmış, ödeme emrine davalının yasal süresinde itiraz etmemesi üzerine davacı tarafından tahliye isteminde bulunulmuştur. Mahkemece tahliye isteminin kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Takibe ve davaya dayanak yapılan 01/05/2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinde aylık kira bedelinin brüt ilk 3 ay 1562,50 TL , 4 ila 12. ay arası 1875,00 TL olduğu ve her ay işlemeden peşin olarak ödeneceği, sürücü kursu olarak kullanılmak üzere kiraya verildiği, sözleşmenin özel şartlar 4. Maddesinde bir aylık kiranın zamanında ödenmemesi durumunda ayrıca tüm kiraların muaccel olacağı hükmüne yer verilmiştir.Davacı 16/08/2012 tarihli icra takibinde muacceliyet şartına dayanarak bir yıllık kira bedelinin tahsilini istemiştir. Ödeme emrinin tebliğine rağmen davalı borca itiraz etmemiş, yargılama sırasında ödemeye ilişkin bazı belgeler ibraz etmiştir.Davalı tarafından sunulan ödeme belgelerinin incelenmesinde ihtar süresi içinde davalı tarafından davacıya 16.500,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan bu ödemenin takip tarihi itibariyle vadesi gelmiş olan ayların kira borcunu karşıladığı görülmüştür.Takipte muacceliyet koşuluna dayanıldığından sözleşmedeki muacceliyet koşulunun geçerli olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 346.maddesinde ‘’ kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemez. Özellikle, kira bedelinin zamanında ödenmemesi hâlinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.’’ hükmüne yer verilmiştir. Öte yandan 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un “Geçmişe Etkili Olma” başlıklı 2.maddesinde Türk Borçlar Kanunu"nun kamu düzenine ve genel ahlâka ilişkin kuralları gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı ,“Görülmekte Olan Davalara İlişkin Uygulama” başlıklı 7.maddesinde de Türk Borçlar Kanunu"nun;kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76. ,faize ilişkin 88. temerrüt faizine ilişkin 120. ,aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138.maddesinin ,görülmekte olan davalarda da uygulanacağı öngörülmüştür.
Türk Borçlar Kanunu"nun “Kiracı Aleyhine Düzenleme Yasağı” başlıklı 346.maddesinin kamu düzenine ilişkin bir hüküm olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Ancak 04.07.2012 tarihli 6353 Sayılı Kanun"un 53. maddesi ile değiştirilen 31.3.2012 tarihli 6217 Sayılı Kanun"un Geçici 2. maddesine göre ”Kiracının Türk Ticaret Kanununda tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında, 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 342, 343, 344, 346 ve 354 üncü maddeleri 1/7/2012 tarihinden itibaren 8 yıl süreyle uygulanmaz. Bu halde, kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümleri tatbik olunur. Kira sözleşmelerinde hüküm olmayan hallerde mülga Borçlar Kanunu hükümleri uygulanır.” hükmüne göre kiracısı tacir ve tüzel kişi olan işyerlerinde Türk Borçlar Kanunu"nun 346. maddesi uygulanmayacaktır.
Somut olayda davalının tacir olması durumunda sözleşmenin 4. Maddesindeki muacceliyet koşulu geçerli kabul edilecek bu sebeple davacı bir yıllık kira bedelinin tahsilini isteyebilecek ve ödeme tarihinin son günü olan 06/06/2013 tarihine kadar yapılan ödeme bir yıllık kira bedelini karşılamadığından yerel mahkemenin verdiği tahliye kararı yerinde olacaktır.Aksi durumda ise yukarıda açıklanan nedenlerle muacceliyet şartı geçersiz kabul edilecek ve davacının kira başlangıç tarihinden takip tarihine kadar ödenmeyen kira bedelinin tahsilini isteme hakkı olacaktır.Bu durumda son ödeme tarihine kadar yapılan ödeme borcu karşılanmış olacağından temerrüt oluşmayacak ve yerel mahkemenin verdiği tahliye kararı isabetsiz olacaktır.Yukarıda açıklandığı üzere Türk Borçlar Kanunu"nun 346.maddesi uyarınca kira bedelinin zamanında ödenmemesi durumunda sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu kabul edildiğinden bu husus üzerinde durularak varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bir yıllık kira bedelinin ödenmesinde temerrüde düşülmesi gerekçesiyle tahliye kararı verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle tahliye hükmünün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.