20. Hukuk Dairesi 2014/7922 E. , 2015/1024 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı karşı davalı Hazine ile ... Belediye Başkanlığı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ve birleşen dosya davalısı olan Hazine; ... Beldesi, ... Mahallesinde bulunan ve kadastro sırasında devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu için tescil harici bırakılan ya da 2/B uygulaması ile ... sınırı dışına çıkarılan taşınmazın davalı tarafından işgal edildiğini bildirerek, taşınmazın Hazine adına tapuya tescilini ve davalının taşınmaza olan müdahalesinin men’i ile üzerinde bulunan yapıların kal’ini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2008/248 Esas sayılı dava dosyasında davacı ...; dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Gümüldür Beldesinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi uyarınca adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davalı-karşı davacı ...’ün davasının kabulü ile 8151,45 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı ... adına tapuya tesciline, Hazinenin davası konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davalı ... Yönetimi ile davacı-karşı davalı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairenin 12/12/2011 tarih ve 2011/15424-14506 karar sayılı ilâmı ile ... Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine, Hazinenin temyiz itirazının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilâmında özetle; “dava konusu taşınmaz kesinleşen ... sınırı dışında kaldığından ... Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine; Hazinenin temyiz itirazları bakımından ise; 31.10.2011 tarihli fen bilirkişi ek raporunda taşınmazın 1955 yılında yapılan kadastro sırasında dere yatağı olarak ölçüldüğü ve taşınmazın dere yatağında kaldığı bildirilmiş olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 16. maddesi gereğince dere yatakları Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğundan zilyetlikle kazanılmaz. Bu nedenle, mahkemece, önceki bilirkişiler dışında jeoloji ve fen bilirkişisi ile yeniden yapılacak keşifte orijinal kadastro paftası zemine uygulanmalı, taşınmazın hangi nedenle tespit dışı bırakıldığı, öncesinin dere yatağı olup olmadığı, dere yatağının yatak değiştirmesi sonucu oluşup oluşmadığı, halen dere yatağı içinde kalıp kalmadığı araştırılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonucu, birleşen 2008/248 Esas sayılı dosyası üzerinden davacı ... tarafından açılan tescil davasının kabulü ile; bilirkişiler ... ... ve ... ... tarafından düzenlenen rapor ekindeki krokide sınırları tespit edilen toplam 8136,88 m2 taşınmazın davacı-davalı ... adına tapuya kayıt ve
tesciline, Hazine tarafından açılan men"i müdahale ve kal davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı-karşı davalı Hazine ile ... Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, elatmanın önlenmesi, taşınmaz üzerindeki muhdesatın kal"i ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1949 yılında yapılarak kesinleşen ... kadastrosu,1975 yılında yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması, 1985 yılında yapılan 2896 sayılı Kanun ile değişik 2/B uygulaması bulunmaktadır.
Çekişmeli taşınmazın olduğu yerde arazi kadastrosu 1955 yılında yapılarak kesinleşmiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince ... Belediyesinden onama harcı alınmasına yer olmadığına ve temyiz harcının istek halinde iadesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 26/02/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.