Esas No: 2007/466
Karar No: 2008/274
Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü 2007/466 Esas 2008/274 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Bölümü 2007/466 E. , 2008/274 K.- İMAR KANUNU (3194) Madde 42
"İçtihat Metni" Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Davacı : A.T. Vekili : Av. H.T.Ş., Av. A.A., Av. H. K. Davalı : Atakum Belediye Başkanlığı- Samsun O L A Y : Atakum Belediye Encümenince 14.2.2006 gün ve 28 sayı ile, Kamalı Köyü, Köy Yerleşik Alanı dışında yaptığı yapı nedeniyle davacıya 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 42. maddesi uyarınca para cezası verilmiş; aynı yasanın 32. maddesi gereğince de, ruhsat almadığı takdirde inşaatın yıktırılmasına karar verilmiştir. Davacı vekili, bu kararın iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır. SAMSUN İDARE MAHKEMESİ; 03.05.2006 gün ve E:2006//2154, K:2006/1262 sayı ile, davanın, Atakum Belediye Encümeni"nin 14.02.2006 gün ve 28 sayılı kararının iptali istemiyle açıldığı; 2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 4001 Sayılı Kanunla değişik 5.maddesinde, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı, ancak aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işlem aleyhine bir dilekçe ile dava açılabileceği, birden fazla şahsın müşterek dilekçe ile dava açılabilmesinin hak veya menfaatlerinde iştirak bulunması veya davaya yol açan maddi olay veya hukuki sebeplerin aynı olması gerektiğinin düzenleme altına alındığı; anılan Yasa"nın "İlk İnceleme Üzerine Verilecek Kararlar" başlığını taşıyan 15.maddesi içeriğinde, "Danıştay veya idare ve vergi mahkemelerince yukarıdaki maddenin 3 üncü fıkrasında yazılı hususlarda kanuna aykırılık görülürse, 14 üncü maddenin; a)3/a bendine göre adli ve askeri yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine; idari yargının görevli olduğu konularda ise görevli veya yetkili olmayan mahkemeye açılan davanın görev veya yetki yönünden reddedilerek dava dosyasının görevli veya yetkili mahkemeye gönderilmesine, b)3/c, 3/d ve 3/e bentlerinde yazılı hallerde davanın reddine, c)3/f bendine göre, davanın hasım gösterilmeden veya yanlış hasım gösterilerek açılması halinde, dava dilekçesinin tespit edilecek gerçek hasma tebliğine, d)3/g bendinde yazılı halde otuz gün içinde 3 ve 5 inci maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak yahut (c) bendinde yazılı hallerde, ehliyetli olan şahsın avukat olmayan vekili tarafından dava açılmış ise otuz gün içinde bizzat veya bir avukat vasıtasıyla dava açılmak üzere dilekçelerin reddine, e)3/b bendinde yazılı halde dilekçelerin görevli idare merciine tevdiine, Karar verilir. 2.Dilekçelerin görevli mercie tevdii halinde, Danıştaya veya ilgili mahkemeye başvurma tarihi, merciine başvurma tarihi olarak kabul edilir. 3.Dilekçelerin 3 üncü maddeye uygun olmamaları dolayısıyla reddi halinde yeni dilekçeler için ayrıca harç alınmaz. 4-İlk inceleme üzerine Danıştay veya mahkemelerce verilen; bu maddenin 1/a bendinde belirtilen idari yargının görevli olduğu konularda davanın görev ve yetki yönünden reddine ilişkin kararlarla, 1/c bendinde yazılı gerçek hasma tebliğ ve 1/d bendindeki dilekçe ret kararları dışında, kararın düzeltilmesi veya temyiz yoluna; tek hakim kararına karşı ise itiraz yoluna başvurulabilir. 5-1 inci fıkranın (d) bendine göre dilekçenin reddedilmesi üzerine, yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde dava reddedilir." hükmüne yer verilmiş olduğu; uyuşmazlık konusu olayda, iptali talep edilen Encümen kararının, davacının Kamalı Köyü, Köy Yerleşik Alanı dışında yaptığı yapı nedeniyle davacıya 2.500,00 YTL. idari para cezası verilmesi ile inşaatın yıkımına yönelik olduğu, idari para cezası verilmesine ilişkin adli yargının, yıkıma ilişkin işlemin ise idari yargının görev alanına girmesi sebebiyle yargılaması farklı yargı kollarına ait işlemler arasında maddi veya hukuki yönden bağlılık bulunmadığından her iki işleme karşı ayrı ayrı dava açılması gerekirken tek dilekçe ile dava açılmasında anılan Yasa kuralına uyarlık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı; açıklanan nedenle, sözü edilen madde hükmüne uygun olmayan dava dilekçesinin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu"nun 15.maddesi"nin 1.bendi (d) fıkrası gereğince bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 30 gün içinde 5.maddeye uygun şekilde düzenlenerek yeniden dava açılmak üzere REDDİNE, davanın yenilenmesi halinde yeniden harç alınmasına, aynı maddenin 5.fıkrası uyarınca yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlık yapıldığı takdirde davanın reddedileceği hususunun bildirilmesine karar vermiştir. Davacı vekili, Encümen Kararının yıkıma ilişkin kısmı için İdare Mahkemesinde davasını yenilemiş; söz konusu işlemin para cezasına ilişkin kısmının iptali istemi ile de adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur. SAMSUN 3. SULH CEZA MAHKEMESİ; 09.08.2007 gün ve D.İş Esas No:2006/200, D.İş Karar No:2006/200 sayı ile, İtiraz eden vekilinin itiraz dilekçesinde özetle; müvekkilinin Samsun Merkez Kamalı Köyünde şahsına ait arazi üzerinde inşaat yaptığını, bu konuda müvekkilinin yasal izinleri alarak işlem tesis ettiğini, yeni belediye yasası çerçevesinde Kamalı Köyü idari sınırlarının mahalle olarak kabul edilerek Atakum Belediyesi Başkanlığına devredildiğini, devir sonrasında Belediye Başkanlığınca müvekkilinin yapmış olduğu inşaatın kaçak bina statüsünde olduğu kabul edilerek 14.02.2006 tarih 28 sayılı Belediye Encümeni kararıyla idari para cezası kesildiğini, ayrıca bir ay süre içerisinde ruhsat alınmadığı taktirde yıkım kararı alınması yoluna gidildiğini, verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, zira müvekkilinin inşaatını Kamalı Köyünün henüz belediye mücavir alanı dışında iken bitirdiğini, müvekkilinin köy muhtarlığından izin aldığını, bu durumda alınan yıkım kararının ve müvekkili hakkında uygulanan idari para cezasının hukuka aykırı bulunduğunu, bu hususta Samsun İdare Mahkemesine 2006/2154 esas sayılı dosya ile açtığı davanın idari para cezası yönünden görevli mahkemenin Sulh Ceza Mahkemesi olduğu belirtilerek görev yönünden reddedildiğini, bu sebeple idari para cezasının iptaline ilişkin davayı mahkemelerine açtıklarını, yıkım kararının iptali talebi ile Samsun İdare Mahkemesine açtıkları 2006/3238 esas sayılı dosyasının ise derdest olduğunu, müvekkili hakkında davalı Belediyece kesilen idari para cezasının iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılıyor ise de; 5326 sayılı Kanunun 27/8. maddesinde; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde idari yaptırım kararlarına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının bu işlemin iptali ile birlikte idari yargı merciinde görüleceği hususunun belirtildiği, somut olayda aynı konuda davacı vekilince Samsun İdare Mahkemesine 2006/3238 Esas sayılı dava dosyası ile ilgili Belediyece alınan 14.02.2006 tarih 28 sayılı yıkım kararının iptali talebi ile açılan dava ile Mahkemelerinde dava konusu edinen idari para cezasının iptaline yönelik davaların bağlantılı olduğu, bu durumda Mahkemelerinde açılan idari para cezasına yönelik iptal davasının da K.K"nun 27/8 maddesi gereğince bu yargı merciinde görülmesi gerektiği düşünüldüğünden, Kabahatler Kanununun 27/8 maddesi delaletiyle 28/1-b maddesi gereğince başvurunun Mahkemelerinin görev alanına girmemesi sebebiyle reddine karar vermek gerektiği sonucuna varılmış olduğu; açıklanan nedenlerle; Kabahatler Kanununun 5560 sayılı kanun ile değişik 27/8 maddesi delaletiyle 28/1-b maddesi gereğince başvurunun Mahkemelerinin görev alanına girmemesi sebebiyle REDDİNE, görevli mahkemenin idare Mahkemesi olduğuna, Samsun İdare Mahkemesi ile Mahkemeleri arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığı anlaşıldığından 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkındaki Kanunun 15. maddesi gereğince uyuşmazlığın giderilmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine, dair, evrak üzerinde yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğinden itibaren 7 günlük süre içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Nüket YOKLAMACIOĞLU, Serdar AKSOY ve Muhittin KARATOPRAK’ın katılımlarıyla yapılan 17.11.2008 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK’in, 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU’nun başvurunun reddi gerektiğine ilişkin sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulunun 11.7.1988 günlü, E:1988/1, K:1988/1 sayılı İlke Kararında, “2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun bütünüyle incelenip değerlendirilmesinden, bu Kanunun uygulanması yönünden 2 nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, ‘ceza uyuşmazlıkları’ ibaresinden, savcının ya da şahsi davacının talebi ile başlayan yargılaması sonunda sanığın mahkumiyetine ya da beraatine hükmedilebilecek davalarda, askeri ve adli ceza mahkemeleri arasında çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarının anlaşılması, bunun dışında kalan tüm görev uyuşmazlıklarının ‘hukuk uyuşmazlığı’ sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Uygulanması idari organlara bırakılan cezalar, adli nitelikte olmadığından, bunlar hakkında yapılan itirazlar ya da açılan davalar ‘ceza davası’ olarak nitelendirilemezler. İdari niteliklerinden dolayı bu davalara ilişkin görev ve hüküm uyuşmazlıklarının Uyuşmazlık Mahkemesinin Hukuk Bölümünde incelenip çözümlenmesi gerektiği...” açıkça belirtilmiştir. Bu durum göz önüne alındığında, olay bölümünde yazılı başvuru konusu görev uyuşmazlığının Hukuk Bölümünde incelenmesi gerektiği kuşkusuzdur. 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 19. maddesinde, “Adli, idari, askeri yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler. (Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir.” denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir. Sulh Ceza Mahkemesince, görevsizlik kararı vererek, aynı konuda Samsun İdare Mahkemesi’nin E:2006//2154, K:2006/1262 sayılı görevsizlik kararı bulunduğundan olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş ise de; İdare Mahkemesi kararı, görevsizlik kararı olmayıp, davacıların, iki ayrı işleme karşı bir dilekçe ile dava açtığı, iptali istenen işlemlerin para cezasına yönelik kısmının adli yargının görev alanına girdiği ve bu nedenle işlemler arasında maddi ve hukuki bağlılık olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi gereğince bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 30 gün içinde aynı maddenin 3. maddesine uygun şekilde yeniden düzenlenerek ayrı ayrı dava açılmak üzere dilekçenin reddine ilişkindir. Kısacası, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmasına neden olacak şekilde idari yargı yerince verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan başvurunun, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir. SONUÇ : 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 17.11.2008 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.