20. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/8366 Karar No: 2015/1017
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/8366 Esas 2015/1017 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2014/8366 E. , 2015/1017 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Kadastro sırasında; ... Köyünde bulunan 101 ada 112 parsel sayılı taşınmaz 6545,33 m2 yüzölçümü ve çayır vasfı ile ... ve arkadaşları adına tespit edilmiştir. Davacı, dava dilekçesi ile; Hazineye karşı açtığı davada, 101 ada 129 ve 101 ada 112 parsel sayılı taşınmazların bilirkişilerin yanlış beyanda bulunmaları sonucu davalı adına tespit edildiğini, 101 ada 112 parsel sayılı taşınmazın 50 dönüm olması gerekirken 6 dönüm olarak tespit edildiğini iddia ederek, davalı adına yapılan tespitin iptalini ve taşınmazların adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, 101 ada 112 parsel sayılı taşınmaza ilişkin davanın tefriki ile yeni esasa kaydı yapıldıktan sonra davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, 101 ada 112 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine göre yapılmıştır. Mahkemece, davacı ..."ın dava ettiği taşınmazlardan olduğu kabul edilen 101 ada 112 parsel sayılı taşınmazın davacı ve dava dışı kişiler adına tespit edildiği, davalı Hazine adına bu parsel açısından bir tespit yapılmadığı gerekçesi ile davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmişse de; hatalı değerlendirme ile bu sonuca varılmıştır. Şöyle ki; davacı dava dilekçesinde 101 ada 112 parsel sayılı taşınmazın 50 dönüm olması gerekirken, 6 dönüm olarak eksik tespit edildiğini belirtmiş olup, davacının dava etmek istediği asıl taşınmaz 101 ada 112 sayılı parsel değildir. Davacı kendisine ait olduğu halde, adına tespit edilmeyen kısmın adına tescilini istemektedir. Bu nedenle, mahkemece 101 ada 112 parsel sayılı taşınmaz dava konusu olmadığından, bu parsel açısından karar verilmesine yer olmadığına, taşınmaza ait kadastro tutanağının olağan yollardan kesinleştirilmek üzere kadastro müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerekirken davanın reddi ile taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmesi ve dava konusu 101 ada 112 sayılı parsel açısından davanın tefriki ile yeni esasa kaydı yapılarak davanın görülmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarda açıklanan hususlar gözetilerek, davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/02/2015 günü oy birliği ile karar verildi.