Esas No: 2021/18684
Karar No: 2022/5376
Karar Tarihi: 21.04.2022
Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2021/18684 Esas 2022/5376 Karar Sayılı İlamı
10. Ceza Dairesi 2021/18684 E. , 2022/5376 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığının, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan sanık ... hakkındaki ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararının kanun yararına bozulması istemi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca 01/11/2021 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A-) Konuyla İlgili Bilgiler:
1- Şüpheli ... hakkında, 07/05/2015 tarihinde işlediği iddia olunan kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sonucunda; 13/07/2015 tarihli ve 2015/7544-10 soruşturma, 2015/171 sayılı karar ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi gereğince beş yıl süre ile kamu davası açılmasının ertelenmesine, aynı Kanun’un 191/3. maddesi gereğince bir yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına, erteleme süresi içerisinde kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ya da tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması durumunda hakkında kamu davası açılacağının ihtarına karar verildiği, erteleme kararında itiraz kanun yolu, itiraz süresi ve başvurulacak merciinin gösterildiği, şüpheliye tebliğ edilerek tebliği ve kesinleşmesi beklenmeden 15/07/2015 tarihinde infazı için ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğüne gönderildiği,
2- ... Denetimli Serbestlik Müdürlüğünün 20/07/2015 tarihli ve 2015/655 DS sayılı çağrı yazısının doğrudan şüphelinin MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı, 31/07/2015 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiği, müdürlüğe başvurmaması nedeniyle dosyanın kapatılmasına karar verildiği,
3- Erteleme kararı kaldırılarak ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14/10/2015 tarihli ve 2015/7544 (20) soruşturma, 2015/3716 esas, 2015/3327 sayılı iddianamesi ile, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/1 ve 53.maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle ... 3.Asliye Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı,
4- ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin kanun yararına bozma istemine konu 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararı ile kovuşturma şartı olan ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle kamu davasının düşmesine, sanık hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarihli ve 2015/171 sayılı kararı ile verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararında yer alan denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının sürdürülmesine, kararın kesinleşmesinden sonra bu hususta yazı yazılmasına” karar verildiği, kararın temyiz edilmeden kesinleştiği,
Anlaşılmıştır.
B-) Kanun Yararına Bozma İstemi:
Kanun yararına bozma istemi ve ihbar yazısında;
“Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/07/2015 tarihli ve 2015/7544-10 soruşturma, 2015/171 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına dair kararını müteakip, sanığın yasal süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle kamu davası açılması üzerine yapılan yargılama sonunda, ısrar koşulunun gerçekleşmediğinden bahisle sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesine, sanık hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/07/2015 tarihli ve 2015/7544-10 soruşturma, 2015/171 soruşturma 2018/6313 sayılı kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararında yer alan denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının sürdürülmesine ilişkin ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Somut olayda, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve tedavi ile birlikte denetimli serbestlik tedbirine karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/4. maddesinde "kovuşturma şartı" olarak düzenlenen "yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etme koşulunun" gerçekleştiği gerekçesiyle kamu davası açıldığı, ancak yapılan yargılama esnasında ısrar şartı gerçekleşmediğinden bahisle kovuşturma şartı olan "yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etme koşulu" gerçekleşmediği gerekçesiyle düşme kararı verildiği anlaşılmış ise de,
5237 sayılı Kanun'un 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde "Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ... hâlinde, hakkında kamu davası açılır." şeklinde,
5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/1. maddesinde, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında ise, "Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde hükümlere yer verildiği,
Bu haliyle, mahkemesince açılan kamu davası hakkında durma kararı verilerek, şüpheli hakkında geçerli tebligat işlemleri yapılarak müracat etmesi halinde denetimli serbestlik kararının infazının sonucunun beklenilmesi, denetimli serbestlik tedbirine uygun davranılmaması halinde yargılamaya devamla işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, “davanın düşmesine” karar verilmesi yasaya aykırı olduğu gibi, 5271 sayılı Kanun’un 223. maddesinde sayılıp davanın esasını çözen karar türlerinden düşme kararı ile yargılamanın sonlandırıldığı ve düşme kararının sonucu olarak sanığın bütün yükümlülüklerinin ortadan kalkması gerektiği halde, "düşme" kararı verildikten sonra ayrıca "Sanık hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarih 2015/171 Karar sayılı kararı ile verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararında yer alan denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının sürdürülmesine, kararın kesinleşmesinden sonra bu hususta yazı yazılmasına,” şeklinde karar verilerek infazda tereddüt oluşturacak şekilde hükmün karıştırılmasında isabet görülmemiştir.” denilerek ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararının kanun yararına bozulması istenilmiştir.
C-) Konunun Değerlendirilmesi:
Şüpheli Cemil Özkan hakkında, 07/05/2015 tarihli kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca 13/07/2015 tarihli ve 2015/7544-10 soruşturma, 2015/171 sayılı karar ile kamu davasının açılmasının 5 yıl süre ile ertelenmesine ve 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetimli serbestlik süresi içerisinde tedaviye tabi tutulmasına karar verildiği, şüphelinin kanuni süre içerisinde denetimli serbestlik müdürlüğüne başvurmadığı ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı gerekçesiyle ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14/10/2015 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı, ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararı ile, kovuşturma şartı olan ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle “kamu davasının düşmesine, sanık hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarihli ve 2015/171 sayılı kararı ile verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararında yer alan denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının sürdürülmesine, kararın kesinleşmesinden sonra bu hususta yazı yazılmasına” karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve tedavi ile birlikte denetimli serbestlik tedbirine karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191/4. maddesinde "kovuşturma şartı" olarak düzenlenen "yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etme koşulunun" gerçekleştiği gerekçesiyle kamu davası açılmış, yapılan yargılama sonunda kovuşturma şartı olan "yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etme şartının" gerçekleşmediği gerekçesiyle düşme kararı verilmiş ise de,
5237 sayılı Kanun'un 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde "Kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi ... hâlinde, hakkında kamu davası açılır." şeklinde,
5721 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/1. maddesinde, “Duruşmanın sona erdiği açıklandıktan sonra hüküm verilir. Beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, mahkûmiyet, güvenlik tedbirine hükmedilmesi, davanın reddi ve düşmesi kararı, hükümdür.” ve aynı maddenin 8. fıkrasında ise, "Türk Ceza Kanunu'nda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı ya da soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir. Ancak, soruşturmanın veya kovuşturmanın yapılması şarta bağlı tutulmuş olup da şartın henüz gerçekleşmediği anlaşılırsa; gerçekleşmesini beklemek üzere, durma kararı verilir. Bu karara itiraz edilebilir." şeklinde hükümlere yer verildiği, mahkemesince açılan kamu davası hakkında, ısrar şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle düşme kararı verilemeyeceği, aksi halde aynı suçtan tekrar kovuşturma yapılmasının mümkün olmayacağı, bu halde kamu davasının açılması bir şarta bağlanmış olduğundan, mahkemece kovuşturma şartının gerçekleşmediği kanaatine varılması durumunda, 5271 sayılı Kanun’un 223/8-2. cümlesi uyarınca durma kararı verilmesi gerektiği, ayrıca, dosyanın kesin olarak sonuçlandırılması ve davanın esasını çözen düşme kararıyla yargılama sonlandırıldıktan sonra, sanki durma kararı verilmişcesine, "Sanık hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığının 13/07/2015 tarihli, 2015/171 sayılı kararı ile verilen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararında yer alan denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının sürdürülmesine, kararın kesinleşmesinden sonra bu hususta yazı yazılmasına” karar verilerek hükmün karıştırılmasının da kanuna aykırı olduğu anlaşıldığından;
Mahkemesince açılan kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden “durma kararı” verilerek, şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın infazının sonucunun beklenilmesi
gerektiği gözetilmeden, kamu davasının düşmesine karar verilmesi kanuna aykırı olup sanık lehine verilmiş olan ve davanın esasını çözen bu karardan dolayı yeniden yargılama yapılmamak ve aleyhe sonuç doğurmamak üzere, hukuka aykırılığa işaret edilerek kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar vermek gerekmiştir.
D-) Karar:
Açıklanan nedenlerle, kamu davası hakkında kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 223/8-2. cümlesi uyarınca “durma kararı” verilerek şüpheli hakkında kamu davasının açılmasının ertelenmesine ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin kararın infazının sonucunun beklenilmesi gerektiği gözetilmeden, kamu davasının düşmesine karar verilmesi kanuna aykırı olduğundan; ... 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/03/2016 tarihli ve 2015/1073 esas, 2016/403 sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, CMK’nın 309. maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi uyarınca yeniden yargılama yapılmamak ve aleyhe sonuç doğurmamak üzere, gerekli işlemin yapılması için dosyanın Adalet Bakanlığına iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine,
21/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.