Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/10319
Karar No: 2015/996

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2014/10319 Esas 2015/996 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2014/10319 E.  ,  2015/996 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve kal davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi vekili, davalı ... İdaresi vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, davalılar tarafından Devlet ormanına izinsiz ve ruhsatsız olarak köpek barınağı yapıldığını, barınağın kal’i ve davalıların elatmasının önlenmesi talebiyle dava açmıştır.
    Mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde barınak ve buna ait binaların kurulması ve yapımının Kaymakamlık Makamı tarafından gerekleştirildiği, inşaat ihalesinin Kaymakamlık İl Özel İdaresi ve ilgili kuruluşlar tarafından yapıldığı, barınak yapıldıktan sonra Belediyelere iadesinin sağlanması hususunda protokol yapıldığı, işletmenin devredilmediği, bu durumda Belediye tüzel kişiliklerinin halen faaliyetlerinin olduğu da tespit edilemediğinden ve varsa müdahalenin davalılar tarafından yapılmadığı sonucuna varıldığından davanın reddine karar verilmiş, davacı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmek üzere hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 19/03/2012 tarih ve 2011/15623 E. - 2012/4005 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Davaya konu köpek barınağı ve buna ait binaların inşaat ihalesinin ... Kaymakamlığına bağlı İl Özel İdaresince yapıldığı, binalar bittikten sonra ... Kaymakamlığının oluruyla 21.10.2003 tarihinde yapılan protokol ile barınağın işletmesinin davalı belediyeler ile evsiz hayvanları koruma derneğine devredildiği anlaşıldığından ... ile ... İl Özel İdare Müdürlüğü davaya dahil edilerek delillerin toplanması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece taraf teşkili tamamlanmadan işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulmasının usûl ve kanuna aykırı olduğu"na değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra; dava konusu ... arazisi içinde bulunan köpek barınağı ve buna ait binaların yapılması ve kurulması işlemlerinin Kaymakamlık Makamı tarafından gerçekleştirildiği, inşaat ihalesinin İl Özel İdare ve ilgili alt kuruluşları tarafından yapıldığı, binaların tamamlanmasından sonra işletilmesi için Belediyeye tevdii yönünde de protokol düzenlendiği, işletmenin devrinin yapılmadığı, yargılama aşamasında ise; Belediyenin faaliyetine devam ettiğinin tespit edilmediği, ... sınırları içindeki yere müdahalenin belediye tarafından gerçekleştirilmediği, bu durumda faaliyette olmayan belediye tarafından işletmesi devam etmeyen barınağın binalarının kaldırılmayıp, fiilen zeminde bulunduğu, bu durumda müdahalenin Kaymakamlık ve Özel İdare tarafından başlatılmış ve binalar kaldırılmayıp aynı kurumlar tarafından devam ettirildiği anlaşılmakla;
    Davacı tarafça açılan davanın dahili davalı ... ve dahili davalı ... yönünden kabulüne,
    ... tüzel kişiliği yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili, davalı ... İdaresi vekili, ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Devlet ormanına köpek barınağı yapmak suretiyle yapılan el atmanın önlenmesi ve kal davası niteliğindedir.
    Aleni yargılama ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkı A.İ.H. Sözleşmesinin 6. maddesi ve T.C Anayasası"nın 36. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının unsurlarındandır. Yine Anayasamızın 141. maddesi ve 6100 sayılı HMK 27 ve 28. maddeleri ile 297 ve 298. maddelerine göre hükmün açık duruşmada tefhimi ve kararların gerekçeli olması, kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası birbirine sıkı sıkıya bağlı olup, uyumlu olması zorunludur. Hükmün tefhimi ile amaçlanan husus, davanın esas hakkında taraflara yüklenen hak ve borçların neler olduğunun açıkça ifade edilmesidir. Açık duruşmada tefhim olunan hüküm fıkrasında verilen sonucun nedenlerini içermeyen ifadelerin gerekçe olarak kabul edilmesi mümkün olmadığı gibi gerekçenin farklı bir sonuca ilişkin bulunması da aleni yargılama prensibi ve hukuki dinlenilme hakkı ile açıkça çelişmektedir. 10.04.1992 tarih ve 1991/7 Esas - 1992/4 karar sayılı Yargıtay İ.B.K"da kısa karar ile gerekçeli kararın uyumlu olması gereği vurgulanmış; bu husus, 6100 sayılı H.M.K"nun 298/2. maddesi ile de yasal düzenlemeye bağlanmıştır. Hemen belirtilmelidir ki, mahkemelerce verilen kararların HMK."nun 297/2. maddesinde belirtildiği üzere, her bir istek hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakları sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi ve infaza imkan sağlayacak içerikte bulunması zorunludur.
    Somut olayda; mahkemece kısa kararda da gerekçeli kararda da davanın, davalı ... Belediyesi yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kabulüne karar verilmiş, ancak davanın konusu olan, el atmanın önlenmesi ve kal yönünden hem kısa kararda hem de gerekçeli kararda bir karar verilmemiş olması kararın infazını imkansız hale getireceğinden usül ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı ... Yönetimi vekili, davalı ... İdaresi vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 26/02/2015 günü oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi