23. Hukuk Dairesi 2013/4400 E. , 2013/6956 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasında görülen menfi tespit davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 07.03.2013 gün ve 2012/5189 Esas, 2013/1378 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü:
- KARAR -
Davacı vekili, davalı kooperatifin 30.05.1999 tarihli genel kurulda ortak sayısının azaltılması bakımından kooperatif tüzel kişiliğince ortaklardan alınan işyeri hisselerinin satışına karar verildiğini, yönetim kurulunun 09.02.2000 tarih, 221 sayılı kararı uyarınca 20.000 USD bedelle müvekkilinin 39 nolu işyerini satın aldığını, satış senedinde açıkça 30.05.1999 tarihinden sonra kooperatifin kullanacağı kredi ve benzer borçlardan ötürü üye aidatından dolayı herhangi bir alacak talep edilmeyeceğinin açıkça belirlendiğini, kooperatifin sattığı işyerinin tapusunu veremediği için müvekkilini ortağı olarak göstermiş olduğunu, satış bedelinin tam olarak ödendiğini, kooperatifin normal ortaklardan alınan aidatlara eş aidatları faizleriyle birlikte müvekkilinden talep ettiğini ve icra tehdidi ile de büyük bir kısmını tahsil ettiğini, kooperatifçe 16.02.2009 tarihli ihtarnamede 3.437,00 TL aidat borcu ve 3.359,00 TL gecikme faizi borcu olduğunun bildirildiğini ileri sürerek, müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile 39 nolu iş yerinin tapusunun müvekkili adına tesciline ve kooperatif tarafından icra tehdidi ile tahsil edilen haksız tahsilatlardan şimdilik 4.000,00 TL"nın tahsil tarihlerinden işleyecek ticari temerrüt faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, usule yönelik görev ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak ise davacının hakkında yapılan icra takibine itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, hatta kısmi ödemenin yapıldığı, 30.05.1999 tarihli genel kurul kararında başkaca tahsilat yapılmayacağına dair bir karar olmayıp yönetime de böyle bir yetkinin verilmediğini, davacının üyeliği devraldığını, kooperatifin üyesi olduğunu, kooperatifin imalat işlerinin tamamlanmış olup toplanan aidatların sitenin günlük ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik olduğunu, davacının iyiniyetli olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının sabit ve peşin ödeme suretiyle ortak olduğu, ortaklığının 09.02.2000 tarihinde başladığı, davacı tarafından yapılan ödemelerin peşinat dışında yapılan altyapı bedellerine ilişkin olduğu, davacının dava tarihine kadar hissesine düşen gider payının 1.665,45 TL olduğu, davacının kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve altyapı giderlerinden sorumlu olduğu, ancak davalı kooperatife 1.665,45 TL borçlu olduğunun belirlendiği bu nedenle tüm taleplerinin reddi gerektiği gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, Dairemizin 07.03.2013 tarih ve 2012/5189 Esas, 2013/1378 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, takdiren 218,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, alınması gereken peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 11.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.