Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R – Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir. Davacı idare vekilinin sair temyiz nedenleri bozma ile kesinleşen yönlere ilişkin olduğundan yerinde değildir. Ancak; Davalılar E.. D.., E.. G.., H.. G.., B.. G.., Abdülhamit , B.. G.., R.. M.., Y.. G.., M.. G.., V.. G.."in mahkemece verilen ilk kararı temyiz etmedikleri anlaşıldığından, bu davalıların payları yönünden davacı idare yararına usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeksizin yazılı şekilde fazlaya hükmedilmesi, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.