Esas No: 2022/1406
Karar No: 2022/7215
Karar Tarihi: 25.04.2022
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2022/1406 Esas 2022/7215 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2022/1406 E. , 2022/7215 K."İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26.11.2021 tarih ve 2021/5502 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 06.01.2022 tarih ve KYB-2021/147657 sayılı ihbarname ile;
Mühür bozma suçundan sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 203/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına dair Bakırköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/11/2016 tarihli ve 2013/335 esas, 2016/620 sayılı kararının 24/11/2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 01/11/2018 tarihinde işlediği taksirli suçtan mahkûm olduğunun ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile 5237 sayılı Kanun’un 203/1 ve 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Bakırköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/03/2020 tarihli ve 2020/81 esas, 2020/212 sayılı kararının,
1-Sanık hakkında Bakırköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/11/2016 tarihli kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra, denetim süresi içinde yeni bir suç işlediğinden bahisle hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, hükmün açıklanmasına neden olan Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 07/11/2019 tarihli ve 2019/156 esas, 2019/618 sayılı kararı ile sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 89/1-2-b maddesi uyarınca verilen mahkûmiyetin taksirli suça ilişkin olduğu, 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi uyarınca sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi halinde hükmün açıklanabileceği, hükmün açıklanması için ihbar olunan taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçunun kasten işlenen bir suç olmaması nedeniyle hükmün açıklanmasına esas alınamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
Kabule göre de,
1-Hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanığın denetim süresi içinde işlediği suçtan dolayı mahkûm olması üzerine dosyayı ele alan mahkemece duruşma açılıp, sanığa 5271 sayılı Kanun'un 195/1. maddesine göre, yokluğunda karar verilebileceği ihtarını içeren usulüne uygun meşruhatlı davetiye çıkarılarak duruşmaya çağırılması ve sanığın savunması alınarak aynı Kanun'un 231/11. maddesine uygun olarak hükmün açıklanması gerekirken, söz konusu tebligat iade edildiği halde sanığın savunması alınmadan mahkûmiyetine karar verilmek suretiyle savunma hakkının kısıtlanmasında,
2-Sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararında, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/1, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 141/3, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34/1 ve 230/1-c maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetime olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması, gerekçede iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin açık olarak belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi ve delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden, Anayasa ve 5271 sayılı Kanun'un amir hükümlerine aykırı olacak şekilde gerekçesiz karar verilmesinde, isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/11. maddesinde yer alan, “Denetim süresi içinde “kasten“ yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, denetim süresi içinde “kasıtlı suç“ işleyen sanık hakkında hükmün açıklanmasına karar verilebileceği, ihbara konu suç ise “taksirle yaralama“ suçu olduğundan, hükmün açıklanamayacağı anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) numaralı düşünce yerinde görüldüğünden, Bakırköy 6. Asliye Ceza Mahkemesinin 17.03.2020 tarihli 2020/81 Esas ve 2020/212 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, kararın niteliği gözetilerek, “kabule göre“ kısmında belirtilen istemler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 25.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.