Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/14147
Karar No: 2006/12826
Karar Tarihi: 20.11.2006

Aile Reisliği - Hukuki Yarar - Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/14147 Esas 2006/12826 Karar Sayılı İlamı

 

 

21. Hukuk Dairesi 2006/14147 E., 2006/12826 K.

21. Hukuk Dairesi 2006/14147 E., 2006/12826 K.

  • AİLE REİSLİĞİ
  • HUKUKİ YARAR

 

  • 2629 S. UÇUŞ, PARAŞÜT, DENİZALTI, DALGIÇ VE KURBAĞA ADA... [ Madde 5 ]
  • 2629 S. UÇUŞ, PARAŞÜT, DENİZALTI, DALGIÇ VE KURBAĞA ADA... [ Madde 7 ]
  • 2629 S. UÇUŞ, PARAŞÜT, DENİZALTI, DALGIÇ VE KURBAĞA ADA... [ Madde 9 ]
  • 2629 S. UÇUŞ, PARAŞÜT, DENİZALTI, DALGIÇ VE KURBAĞA ADA... [ Madde 10 ]
  • 2629 S. UÇUŞ, PARAŞÜT, DENİZALTI, DALGIÇ VE KURBAĞA ADA... [ Madde 2 ]

"İçtihat Metni"

Davacı, tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle hukuki yararının bulunmamasına göre davalı Kurum vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine;

2-Dava, davacının ilk prim tevkifatının yapıldığı tarihi takibeden aybaşı olan 2.7.1999 tarihinden dava tarihi olan 16.5.2006 tarihi arasında 2926 sayılı Yasa"ya tabi tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbiti istemine ilişkindir.

Mahkeme istemin reddine karar verilmiştir.

2926 sayılı Yasa"nın Kanunla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan Sosyal Güvenlik Kuruluşları kapsamı dışında kalan ve herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın tarımsal faaliyette bulunan kimselerden 22 yaşını doldurmuş erkeklerle, 22 yaşını doldurmuş aile reisi olan kadınların bu Kanuna göre sigortalı sayılacaklarına ilişkin 2. maddesi 24.07.2003 tarihli 02.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile değiştirilerek " aile reisliği" ve "22 yaş" koşulu kaldırılarak 5. madde ile "18 yaşını doldurmuş olmak" koşulu getirilmiştir.

Somut olayda uyuşmazlık; 4956 sayılı Yasa ile getirilen bu değişikliğin davacı yönünden uygulama alanı bulunup bulunmadığı noktasındadır.

Uyuşmazlığın çözümü, sosyal güvenlik hukukunun niteliğinin incelenmesini ve yasaların zaman bakımından uygulanmasına ilişkin kuralların tartışılmasını gerektirmektedir.

Sosyal Güvenlik Hakkı, Anayasa ve yasalar karşısındaki konumuna göre; kullanılması zorunlu bir hak olup bu haktan vazgeçilemez, devredilemez ve kaçınılamaz. Başka bir anlatımla; sosyal güvenlik hakkı kişiye bağlı, geleceğe uzanan ve herhangi bir süre ile kısıtlanamayan temel Anayasal bir hak olup bu niteliği itibariyle diğer özel hukuk alanında yer alan kurumlarla karşılaştırılamaz ve özel hukuk kurallarıyla açıklanamaz. Sosyal Güvenlik alanında oluşuturulacak tüm kuralların, özde, sosyal hukuk devleti anlayışına uygun olması zorunludur. Sosyal hukuk devleti, niteliğinin bir gereği olarak "Sosyal Güvenlik" kavramını yaşama geçirerek somutlaştırır.

Diğer yandan, değişiklikten önce 2926 sayılı Yasa"nın 2,maddesinde kadın sigortalılar için konulmuş olan "aile reisliği" kavramı tarımda kendi adına ve hesabına çalışan kişiler arasında ayrım yaratmakta olup Anayasamızda ifadesini bulan "eşitlik" ilkesi ilede bağdaşmayan ayrımcılık içeren bir hükümdür. Kanunların geriye yürümesi konusunda mevzuatımızda genel bir düzenleme bulunmamaktadır. İlke olarak her yasa yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya başlar. Bunun doğal sonucuda yasaların yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilemeyeceği, başka bir anlatımla geriye yürümeyecekleridir.

Öte yandan; bir çok Yargıtay kararlarında da açıkça vurguladığı üzere bu tür yeni yasaların ünlü hukukçu Roubier"in açıkladığı üzere yürürlüğe girmeleri ile görülmekte olan tüm uyuşmazlıklara uygulanması gerektiği başka bir anlatımla yeni yasanın yürürlüğe girdiği andan itibaren derhal tesirini göstereceği tartışmasızdır. Bu gibi durumlarda kanunların geriye yürümesinden değil, zaman içerisindeki ani etkileri söz konusu olmaktadır. Esasen HUMK 578 maddesi nedeniyle Yargıtay"ın 7.12.1964 günlü Tevhidi İçtihadı ile Hukuk Genel Kurulunun 9.3.1988 gün 1987/860 Esas, 1988/232 karar sayılı kararında da bu görüşe yer verilmiştir

Uyuşmazlığa konu bu olayda hukuksal ve maddi alanda etkisini göstermiş, hukuk kuraları uyarınca tamamlanmış ve sonuçlarını doğurmuş bir kazanılmış hak söz konusu değildir. Sosyal güvenlik kurallarının tanımlanan niteliği nedeniyle lehe olan bu düzenlemenin ihtilafa uygulanması gerekmektedir.

Somut olayda davacı 10.11.1964 doğumlu olup ihtilaf konusu dönemde 2.7.1999,8.6.2000 ve 15.5.2001 tarihinde sattığı ürün bedellerinden tevkifat yoluyla prim kesintisi yapıldığı, evli olduğu, 16.5.2001-25.5.2001 tarihleri arasında SSK"na tabi zorunlu sigortalı olarak kısa süreli çalışmasının bulunduğu görülmektedir.

Yapılacak iş; davacının tarımsal faaliyetine ilişkin kayıt ve belgelerinin getirtilerek işin esasına girilerek 2926 sayılı Yasa"nın 5.,7.,9.10., ve 36. maddeleri birarada değerlendirilerek sonuca gitmektir.

Mahkemece bu hukuki olgular gözetilmeksizin davacının "aile reisi" olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi