3. Hukuk Dairesi 2017/8468 E. , 2017/9432 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili; müvekkilinin davalıya ait evde 01/06/2010 tarihinde imzaladığı kira kontratı ile kiracı olarak ikamet ettiğini, davacının Ege Pol firmasında çalışmakta iken işten çıkarıldığını, daha öncede TCDD de sözleşmeli olarak çalışır iken geçirdiği iş kazası sonucu malul olduğundan bir süre çalıştığı iş yerinden ücret alacaklarını da alamadan çıkarıldığını , mağduriyetinin bu nedenle arttığını, yeni bir iş bulmak için İstanbul"a akrabalarının yanına ailesi ile birlikte geldiğini ,3 ay kadar kira parasını ödemeyemediğini ve ev sahibi ile irtibatını kesmediğini ve ev sahibine " eski iş yerinde alacakları olduğunu, işe girdiğinde hepsini ödeyeceğini " sıklıkla söylediğini , davalının ise devamlı " kirayı öde, yoksa tüm evi boşaltacağım " diyerek tehdit ettiğini ve bir süre sonrada Nisan 2011 civarında davalının müvekkilinin izni ve rızası dışında evine girdiğini ve tüm ev eşyaları , özel eşyaları, resmi ve gayri resmi evraklarını, iğneden ipliğe her şeyi evden çıkartarak bir kısmını sattığını , kalanı ziyan ettiğini ileri sürerek, 40.000,00 TL manevi, 30.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ; müvekkilinin davacının ikamet ettiği konuttan kötü kokular gelmesi nedeniyle taşınmazı anahtarla açıp, evde bulunan bir kaç eşyayı dışarı attığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
.
Uyuşmazlık, kiracı tarafından kiraya veren aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.Uyuşmazlık ,kira ilişkisinden kaynaklandığına ve dava, 05/09/2013 tarihinde 6100 sayılı HMK"nın yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır.
Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2- Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.