17. Ceza Dairesi 2015/21839 E. , 2016/8714 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Anayasa Mahkemesi"nin 07.10.2009 günlü Resmi Gazete"de yayınlanan, 2006/65 Esas ve 2009/114 Karar sayılı, 1412 sayılı CMUK"nun 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendine ilişkin iptal kararının 07.10.2010 tarihinde yürürlüğe girdiği, bu itibarla anılan tarihe kadar 5237 sayılı TCK"nın 50 ve 52. maddeleriyle 1412 sayılı CMUK"nun 305. maddesinin 2. fıkrasının 1. bendi uyarınca; doğrudan verilen 2.000,00 (dahil) TL"ye kadar adli para cezaları ile 5237 sayılı TCK"nın 50. maddesi uyarınca hapisten çevrilen 2.000,00 (dahil) TL"ye kadar adli para cezalarının kesin olduğu, iptal kararının yürürlüğe girdiği 07.10.2010 tarihinden 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un Geçici 2. maddesinin yürürlüğe girdiği 14.04.2011 tarihine kadar ise ister hapisten çevrilmek suretiyle ister doğrudan verilsin bütün adli para cezalarının temyizinin kabil olduğu, hükmün Anayasa Mahkemesi"nin 07.10.2009 günlü Resmi Gazete"de yayınlanan, 2006/65 Esas ve 2009/114 Karar sayılı iptal kararının yürürlüğe girdiği tarihten sonra 07.10.2010 tarihinde verildiği ve bu tarih itibariyle doğrudan verilen 2.000,00 TL adli para cezasının temyizinin kabil olduğu anlaşıldığından, tebliğnamede mala zarar verme suçundan verilen 2.000,00 TL adli para cezasına ilişkin temyiz isteminin reddini talep eden düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde, sanığın ihbar üzerine suça konu malzemeler ile birlikte olay yerinde yakalandığı ve eyleminin teşebbüs aşamasında kaldığının anlaşılması karşısında, suça teşebbüs ile etkin pişmanlık hükümlerinin bir arada uygulanamayacağı gözetilmeden, sanığın cezasından hem teşebbüs hem de etkin pişmanlık nedeniyle indirim yapılması, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesi uygulandığı sırada indirim oranının “2/3” yerine “1/3” olarak gösterilmesi sonuca etkili olmayan mahallinde düzeltilebilir maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre, suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Birlikte suç işleyen sanıkların kendi sebep oldukları yargılama giderlerinden ayrıca, birlikte ortak sebep oldukları yargılama giderlerinden ise payları oranında sorumlu tulumaları halinde sanığın payına düşen 14,50 TL"nin CMK"nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek, terkin edilecek miktar olan 20,00 TL"nin altında kaldığının anlaşılması karşısında, hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından yargılama giderlerinin sanık ..."dan tahsiline ilişkin kısmın çıkartılarak yerine ""yargılama gideri olarak hesaplanan 29,00 TL"den sanık ..."ın payına düşen 14,50 TL"nin CMK"nın 324/4. maddesine 6352 sayılı Kanun"un 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.