12. Ceza Dairesi 2015/6213 E. , 2016/7284 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/1, TCK"nın 51/1-3, 52/2, 53/1. maddeleri gereğince iki kez mahkumiyet.
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu"nun 04.12.1998 tarih, 3332 sayılı kararı ile 3. derece doğal sit alanı olduğu kabul edilen ... ilçesi, ... beldesi, ... mahallesi, ... ada, ... sayılı parselde yer alan ve tapu kaydında sanık ..."ün hissedarlarından olduğu özel mülkiyete konu taşınmazda bulunan tek katlı betonarme binaya, sanık tarafından ilave kat yapılmak istendiği ve ilgili Koruma Bölge Kurulu"ndan alınmış bir izin bulunmamasına rağmen inşaata başlandığı, bu durumun ... görevlilerince yapılan 10.04.2013 tarihli denetimde tespit edildiği, bu tespit üzerine sanık hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, sanık hakkında atılı suçtan yapılan yargılamaya esas olmak üzere olay yerinde yapılan 24.10.2013 tarihli keşifte, sanık tarafından izinsiz inşaata devam edilerek, ikinci katın kaba inşaatının ve binanın çatısının tamamlandığının tespit edildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığı"nca 20.05.2013 tarih ve 2013/210 soruşturma numaralı iddianamenin düzenlenmesiyle, sanığın temadi eden eylemlerinin kesintiye uğradığı ve bu tarihten sonra tespit edilen eylemlerinin ise yeni bir 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçunu oluşturduğu, dosya kapsamında bulunan 03.11.2013 tarihli inşaat mühendisi raporundan ve olay yerine ait fotoğraflardan anlaşılacağı üzere, sanığın eyleminin inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğu, sanığın verdiği ifadelerinde taşınmazın bulunduğu yerin sit alanı ilan edilmiş bölge içerisinde yer aldığını bilmediğine dair beyanlarının olmadığı, ayrıca bölgenin sit alanı ilan edildiğine dair kararın mahallinde mutat vasıtalar ile 28.02.1999 tarihinde duyurusunun yapıldığına dair tutanakların dosya kapsamında mevcut olduğu ve sanığın da suça konu yerde ikamet ettiği, böylece izinsiz uygulamaların yapıldığı yerin sit alanı ilan edilen bölge
içerisinde yer aldığının sanık tarafından bilindiğinin kabul edilmesi gerektiği, tüm bu nedenlerle sanığın eylemlerine uyan 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan iki kez mahkumiyetine karar verilmesinde bir aykırılığın olmadığı anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, suç kastının olmadığına, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiğine, katılan vekilinin ise sanığın cezalarının ertelenmesinin yerinde olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında tayin edilen cezalardan takdiri indirim yapılmasına rağmen, uygulamaya dayanak olan Kanun maddesinin gösterilmemesi sureti ile CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi tatbik edilirken, Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarihli, 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanık hakkındaki hüküm fıkrasının ikinci paragraflarının başına “TCK"nın 62. maddesi uyarınca” ibaresinin eklenmesi, ayrıca TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasının 10. paragraflarının hükümden çıkartılarak yerlerine, “Sanığın kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (a), (d), (e) bentleri ile (b) bendindeki seçme ve seçilme ehliyetine ilişkin hakları kullanmaktan aynı Kanun"un 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından sanığın cezası ertelendiğinden, 5237 sayılı TCK"nın 53/3 maddesi uyarınca, aynı Kanunun 53/1-c maddesinde belirtilen kişisel hak yoksunluğunun, sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri bakımından uygulanmasına yer olmadığına, diğer kişiler bakımından TCK"nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, TCK"nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendindeki hak yoksunlukları açısından Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının gözetilmesine,” şeklinde paragrafların eklenmesi, hükümdeki usul ve kanuna uygun bulunan sair hususların aynen bırakılmasına karar verilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.