18. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1015 Karar No: 2017/13433 Karar Tarihi: 21.11.2017
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/1015 Esas 2017/13433 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2016/1015 E. , 2017/13433 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, gerekçeli karar başlığında suç tarihinin 03.12.2012 yerine 2012 yazılmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğunun kabulüyle, dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede ; Sanığa yükletilen kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak; Sanık hakkında TCK’nın 50. maddesi kapsamında seçenek yaptırım uygulanması sırasında hükmolunan hapis cezasının aynı Kanunun 50/1-a madde ve fıkrası uyarınca adli para cezasına çevrildiği belirtilmeden doğrudan TCK’nın 52/2. maddesi gereğince adli para cezasının miktarının hesap edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasının üçüncü parağrafında “... diğer şahsi haller göz önüne alınarak” ibaresinden sonra gelmek üzere “sanık hakkında hükmolunan 5 ay hapis cezasının TCK’nın 50/1-a madde ve fıkrası uyarınca 150 gün adli para cezasına çevrilmesine” ifadesinin eklenmesi suretiyle HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/11/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.