19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/16082 Karar No: 2018/3106 Karar Tarihi: 20.03.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/16082 Esas 2018/3106 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık suçuyla ilgili olarak verilen hükümlerin temyiz edilmesi üzerine yapılan inceleme sonucunda, sanık hakkında kurulan hükme yönelik incelemede suçlama yerinde görülmediğinden beraat, diğer sanık hakkında kurulan hüküme yönelik incelemede ise ilamda yazılı borçlu vekiline tebligat yapılmasının cezai sorumluluk bakımından hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle beraat kararının verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği sonucuna ulaşmıştır. Ayrıca, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesiyle değişik Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253 ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu bulunan suçlarda, İcra ve İflas Kanunu'nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkındaki hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri: 2004 Sayılı Kanun, 6763 sayılı Kanun, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253, 254. ve 321. maddeleri.
19. Ceza Dairesi 2016/16082 E. , 2018/3106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede, Eyleme ve yükletilen suça yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE usul ve kanuna uygun olan HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede, Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak, İlamlı icra takibinde hukuki sonuç doğurması bakımından ilamda yazılı borçlu vekiline tebligat yapılması yasal ise de ceza hukuku bakımından cezaların şahsiliği prensibinin bir gereği olarak,şikayet olunan asıl borçluya değil de borçlu vekiline icra emri tebligatının ,cezai sorumluluk bakımından hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle beraat kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre de, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanununun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 331. maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 20.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.