Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/10745
Karar No: 2010/12446
Karar Tarihi: 29.11.2010

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/10745 Esas 2010/12446 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2010/10745 E.  ,  2010/12446 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : GEREDE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 30/03/2010
    NUMARASI : 2006/271-2010/79

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, dava konusu 972 parselin 1/5 payında iştirak halinde malik olduğunu, davalıların bilgi ve rızası dışında torf toprağı çıkarmak suretiyle, 6465 m2 lik alana müdahalede bulunduklarını ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı K..A.., çekişmeli taşınmazla bir ilgisinin bulunmadığını, davalı Ö.-ül F. U.ise şirket ortağı olduğunu, torf toprağını şirketin çıkardığını, müdahalesi bulunmadığını bildirmiştir.
    Davalı Şirket, iştirak halinde malik olan davacının tek başına dava açamayacağını, şirketin de paydaş olduğunu, diğer paydaşlardan haricen pay satın aldığını ancak tapuda intikal yapılmadığını, taşınmazın bir kısmında faaliyette bulunduklarını, davacının kullanımına ayrılmış alan olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; K.A. hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar Ö... F. U. ve T. Gübre San. Tic. Tic. A.Ş. tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği düşünülüp konuşuldu.
    Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece; bir kısım davalılar hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dava dilekçesinde elatılan taşınmazla ilgili olarak bir değer belirtmediği, yargılama sırasında da taşınmazın değeri konusunda davacıya bir açıklama yaptırılmadığı, keşfen sadece çekişmeli taşınmazdan çıkarılan torf toprağının değerinin saptanması ile yetinildiği ve sonuçta harç tamamlatılmadan neticeye gidildiği görülmektedir.
    Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür davalarda HUMK.’nun 413 ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi uyarınca; dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (04.03.1953 tarih, 10/2 sayılı İ.B.K ) ibaret olacağı kuşkusuzdur.
    Bilindiği üzere; 492 Sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. Anılan Yasasının 30. ve 32. maddelerinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır.
    Hal böyle olunca; dava dilekçesinde elatmanın önlenilmesi istenilen çekişmeli taşınmazla ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle, davacıya çekişme konusu taşınmaz malın dava değerinin sorularak açıklattırılması, değere itiraz edilmesi halinde, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde, keşfen değerin saptanması, belirlenecek değer üzerinden nispi tarife göre harcın tamamlatılması, işin esasının incelenerek hükme bağlanması gerekirken, dava değeri saptanmadan maktu harç alınmakla yetinilmesi isabetsizdir.
    Davalıların temyiz itirazları bu yönüyle yerindedir. Kabulü ile hükmün öncelikle açıklanan nedenden ötürü, sair nedenler incelenmeksizin HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi