23. Hukuk Dairesi 2013/5580 E. , 2013/6903 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin sayaç okuma işlerini ihale yolu ile davalı firmaya verdiğini, dava dışı ... tarafından .... 10. İş Mahkemesi"nde açılan iş akdinin haksız feshi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatı alacağı davasında müvekkili ile davalının müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verildiğini, yapılan icra takibi sonucunda müvekkili kurumun ödemenin tamamını yaptığını...ti"nin davalı firmada sayaç okuyucusu olarak çalıştığını, müvekkilinin çalışanı olmadığını, müvekkili tarafından yapılan ödemenin iadesi gerektiğini ileri sürerek, 7.536,76 TL"nin ödeme tarihinden itibaren değişken oranlı avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ..."nin müvekkili şirkette 1999 ile 2000 yılının Eylül ayına kadar olan bir yıllık dönemde çalıştığını, geriye dönük 1992 yılından itibaren müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, işçinin başka şirketlerde çalıştığı dönemlerdeki haklarının, müvekkilden talep edilmesinin doğru olmadığını, çalışmış bulunduğu... Ltd. Şti. ile ... Doğalgaz Ltd. Şti"ne davanın ihbarı gerektiğini, İş Mahkemesi"ndeki kararda davacı ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulduklarını, bu nedenle ödenen paranın tamamının müvekkilinden tahsilinin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 04.06.1999 yürürlük tarihli ve bir yıl süreli sayaç okuma sözleşmesi bulunduğu, ... 10. İş Mahkemesi"nce, üçüncü şahıs işçinin 03.03.1992 - 11.09.2000 tarihleri arasındaki alacak istemini kabul edildiği, işçinin, davalı şirkette, 01.07.1999 günü işe başlayıp, kesinleşmiş mahkeme ilamına nazaran 11.09.2000 günü ayrıldığı, toplam 1 yıl 2 ay 11 gün çalıştığı, davalının bu süre ile ilgili ödenceden sorumlu tutulması gerektiği sonucuna varılarak, davanın kısmen kabulü ile 1.228,83 TL"nin ödeme günü olan 05.11.2009 gününden evvel işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve kıdem tazminatına ilişkin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava dışı işçiye ödenen ihbar tazminatının son alt işverenden rücuen tahsiline ilişkin hüküm bölümüne yönelik temyiz itirazına gelince;
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda ihbar tazminatı dava dışı işçinin sadece davalı yanında çalışma süresi dikkate alınarak hesaplanmıştır. Oysa, davalı yaptığı haksız fesih sebebiyle ihbar tazminatının doğmasına neden olmuştur. İhbar tazminatları 4857 sayılı İş Kanunu"nun 17. maddesinde işçinin iş sözleşmesi süresi itibariyle belirlenmiş ve haksız fesheden işveren sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanun"nun "işyerinin veya bir bölümünün devri" başlıklı 6. maddesinin 1. ve 2. fıkralarında da " İşyeri veya işyerinin bir bölümü hukuki bir işleme dayalı olarak başka birine devredildiğinde, devir tarihinde işyerinde veya bir bölümünde mevcut olan iş sözleşmeleri bütün hak ve borçları ile birlikte devralana geçer.
Devralan işveren, işçinin hizmet süresinin esas alındığı haklarda, işçinin devreden işçinin yanında işe başladığı tarihe göre işlem yapmakla yükümlüdür." hükmüne yer verilmiş olup, bu hükümle işveren değişikliği işyeri devri olarak kabul edilmiş ve "iş sözleşmesinin süresi" kavramına, tüm işverenlerin yanında çalışan süreler dahil edilmiştir. Bu durumda mahkemece, davalının ihbar tazminatının dava dışı işçinin diğer işverenler yanında süreler de dahil olmak üzere tüm çalışma dönemi dikkate alınarak belirlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 07.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.