13. Ceza Dairesi 2015/1600 E. , 2016/7998 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri ile meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından;
6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususu ise infaz aşamasında resen dikkate alınabileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, TCK 53. Madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
2-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın kesinleşen hükmünün temyizi kabil olmayan kesin olarak verilen adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında; TCK"nın 58. maddesinin 6. fıkrası uyarınca cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla, 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümden, "seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" bentlerinin çıkartılması suretiyle; yine hüküm fıkrasından "TCK 58. maddesinin" uygulanmasına ilişkin bölüm çıkarılmak suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı"nda da belirtildiği üzere, suçun konusu olan çalınan eşyada sonradan meydana gelen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği, bu nedenle sanığın hırsızlık konusu eşyaya zarar vermesi eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde hükümlülük kararı verilmesi,
2-Kabule göre de;
a-) Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, TCK 53. Madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
b-) Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın kesinleşen hükmünün temyizi kabil olmayan kesin olarak verilen adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında; TCK"nın 58. maddesinin 6. fıkrası uyarınca cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 02.05.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.