22. Hukuk Dairesi 2016/4052 E. , 2016/6688 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalılar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı istemi :
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesinin geçerli sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine, buna bağlı kanuni haklarının hüküm altına alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı cevabı:
Davalı vekili, davacının silahlı güvenlik görevlisi olarak çalışırken ... Numune Hastanesi tarafından “silahsız görev yapabilir” şeklinde aldığı rapor üzerine diğer davalı ... tarafından çalıştırılmak istenmemesi üzerine iş sözleşmesinin feshedildiğini, davacının psikolojik rahatsızlığının zayıflamak için kullandığı ilaçlardan kaynaklandığını iş sözleşmesinin geçerli sebeple fesih edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme kararı:
Mahkemece tüm dosya kapsamından ve tanık beyanlarından davalı işveren silahsız güvenlik olarak çalışabileceği yönündeki ilk rapor döneminde davacıyı çalıştırmış iken silahlı güvenlik olarak çalışabileceği yönündeki ikinci rapor alındıktan sonra alt işveren ... firması tarafından yapılan feshin geçersiz olduğu kanaati ile davasının kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz :
Karar davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe :
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesine göre otuz veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
4857 sayılı Kanun’un 18. maddesi bakımından işçinin davranışlarından kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanun"un 25/II. maddesinde öngörülen sebepler niteliğinde ve ağırlığında olmayan, işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır. İşçinin davranışı ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde üretim ve iş ilişkisi sürecine herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli sebep sayılamaz.
4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin ikinci fıkrasına göre feshin geçerli sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla yükümlüdür.
Somut olayda, dava konusu işyerinde silahlı güvenlik görevlisi olarak 08.10.2013-08.07.2014 tarihleri arasında çalışmıştır. Dosya kapsamında davacının 05.03.2014 tarihli disosiyatif bozukluk bildirir, 21.03.2014 taihli üç ay sonra silahlı güvenlik olup olamayacağı hususunda kararının verilmesine yönelik ve 26.06.2014 tarihinde aylık psikiyatri kontrolleri şartıyla silahlı güvenlik görevlisi olarak görev yapabileceği yönünde raporların mevuct olduğu, çalışılan işverenliğin çok sayıda personelin görev yaptığı ve silahlı güvenlik marifeti ile korunan bir yer olduğu, tanık beyanları ile silahsız güvenlik bulunmadığı da göz önünde bulundurulduğunda işin hizmet sözleşmesi ile bağıtlanan niteliği ve geçerlilik şartları gereği bu aşamadan sonra olağan hallerde davacı ile birlikte çalışmaya devam etmesinin işverenden beklenemeyeceği anlaşıldığından, davacı işçinin davranışının haklı fesih sebebi ağırlığında olmamakla birlikte işverence yapılan feshin geçerli sebebe dayandığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 29,20 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 1,50 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 416,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.800,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak 07.03.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.