6. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1489 Karar No: 2020/3899 Karar Tarihi: 10.11.2020
Yağma - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2018/1489 Esas 2020/3899 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2018/1489 E. , 2020/3899 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: Kayden 01/10/1999 doğumlu sanık ...’ın 18 yaşını doldurmadığı gözetilmeden esaslı işlemlerin yapıldığı 23.12.2015 tarihli ve devamındaki oturum ile hükmün de açıklandığı 11.05.2016 tarihli oturumun kapalı yerine açık yapılması suretiyle 5271 sayılı CMK’nin 185. maddesine aykırı davranılması, telafisi mümkün olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hükümden sonra sanık savunmanının dosyaya ibraz ettiği 08/01/2018 tarihli dilekçesine eklediği Adli Tıp Kurumu 6. Adli Tıp İhtisas Kurulu"nun 9 Ekim 2017 gün ve 2960 karar sayılı raporunda, sanık ..."in suçların işlendiği 11/07/2015 günü itibariyle 17 yaşı içerisinde olduğunun -17 yaşını bitirmediğinin- kabulünün uygun olacağı şeklinde görüş bildirildiği, anılan rapora dayanılarak Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2017 gün 2017/214 esas ve 2017/281 karar sayılı ilamı ile; sanık ...’in 04/07/1997 olan doğum kaydının iptali ile doğum tarihinin 25/08/1998 olarak düzeltilmesine ve nüfusa bu şekilde tesciline,” karar verildiğinin anlaşılması karşında, bu rapor ve karar doğrultusunda sanık ... hakkında TCK"nin 31/3. maddesi uyarınca yaş küçüklüğü bakımından yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, 2-İddianamede ve Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki mütalaasında sanıklar hakkında 5237 sayılı Yasanın 109/2. fıkrasının uygulanılması istenmediği halde, ek savunma hakkı verilmeden kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan yazılı biçimde uygulama yapılması, 3-Sanıkların soruşturma başlamadan önce mağduru, şahsına zarar vermeden, kendiliğinden güvenli bir yerde serbest bırakmış olması dikkate alınarak haklarında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan kurulan hükümde etkin pişmanlığı düzenleyen 5237 sayılı TCK"nin 110. maddesinin uygulanması yerine “Koşulları bulunmadığından TCK’nin 110. maddesinin uygulanmasına yer olmadığı” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi, 4-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK"nin 168/3. maddesinin 31/3. maddesinden önce uygulanması suretiyle aynı kanunun 61. maddesine aykırı davranılması, 5- Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nin 51/1. maddesinin ikinci cümlesi uyarınca erteleme hükümlerinin değerlendirilmemesi, 6- 5237 sayılı TCK’nin 53/1. maddesinde öngörülen belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin, aynı maddenin 4. fıkrasına aykırı olarak, suç tarihinde 18 yaşını tamamlamamış olan sanık ... hakkında uygulanamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, 10.11.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.