15. Hukuk Dairesi 2020/1952 E. , 2020/3310 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan muhdesatın aidiyeti ve sebepsiz zenginleşme nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemesince davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile arsa sahibi Mehmet Boztaş arasında 05.09.1997 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi"nin düzenlendiğini, müvekkilinin inşaata başlamasından sonra sözleşme konusu taşınmazın davalı mirasçılar tarafından 15.10.1999 tarihinde davalı ...’ya devredildiğini, taşınmazı 21.07.2000 tarihinde ...’dan devralan davalı ...’nun 29.07.2010 tarihinde davalı ...’a devrettiğini, devirlerin kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, dava konusu taşınmaz üzerindeki muhdesatların müvekkili adına tescilini, olmadığı takdirde sebepsiz zenginleşme nedeniyle tespit edilecek alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Mehmet Boztaş miraçıları vekili cevap dilekçesinde; davanın zamanaşımına uğramış olduğunu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, davalı ... cevap dilekçesinde; taşınmazı tapu siciline güvenerek satın aldığını, 29.12.2010 tarihinde dava dışı bir şirket ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini savunarak, davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece; muhdesat aidiyeti davalarının ancak ortaklığın giderilmesi ve kamulaştırma davalarının varlığı halinde görülebileceği, eda davası açma imkanı var iken tespit davası açmakta hukuki yarar bulunmadığı, sebepsiz zenginleşme talebi bakımından ise kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine yönelik bir talep bulunmadığı, dava konusu taşınmazın devrinden davacının haberdar olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı yüklenici ile bir kısım davalıların murisi arsa sahibi Mehmet Boztaş arasında düzenlenen Finike Noterliği’nin 05.09.1997 tarihli ve 6168 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi ile Antalya ili, Finike ilçesi, Bağyaka mahallesi, İncirağacı köyü, Sarıkavak mahallesi, 873 parsel sayılı taşınmazda üç adet bloktan oluşan inşaatın yapımı kararlaştırılmıştır. Davacı yüklenici dava dilekçesinde öncelikle sözleşme konusu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ve müvekkili adına tescilini talep etmiştir. Mahkemece muhdesatın aidiyetinin tespiti ve davacı adına tescili isteminin reddi doğru ise de, dosya kapsamındaki tapu kayıtları ve sözleşmeye göre arsa sahibi bir kısım davalıların murisi Mehmet Boztaş ile davacı arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden sonra inşaatın yapılacağı Antalya ili, Finike ilçesi, Bağyaka mahallesi, İncirağacı köyü, Sarıkavak mahallesi, 873 parsel sayılı taşınmazın 15.10.1999, 21.02.2000 ve 29.07.2010 tarihlerinde tapuda el değitirdiği ve en son malik ... ile dava dışı Zaesatoğlu Ltd. Şti. arasında Kumluca Noterliği’nin 29.12.2010 tarihli ve 21611 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı ile bir kısım davalıların murisi Mehmet Boztaş arasında düzenlenen kat karşılığı yapım sözleşmesinin ifasının imkânsız hale geldiği ve eylemli olarak feshedildiğinden davacı yüklenici gerçekleştiği ve arsa sahibi yararına olan imalât bedellerini dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 108. maddesi hükmünce talep edebilir.
O halde mahkemece yapılacak iş; inşaat mühendisi bilirkişiden davacının gerçekleştirdiği iş ve imalâtların yapıldığı tarihteki piyasa rayiçlerine göre bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor almak, dava dilekçesindeki talep de gözetilerek sebepsiz zenginleşme kapsamında talep edilen imalât bedeli alacağı ile ilgili sonucuna uygun bir karar vermekten ibaret olmalıdır.
Bu hususlar üzerinde durulmadan, eksik inceleme ve yanlış değerlendirmeyle sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak talebinin de reddi doğru olmamış, kararının bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 143,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davacıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 23.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.