Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/1414
Karar No: 2017/9832
Karar Tarihi: 31.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/1414 Esas 2017/9832 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/1414 E.  ,  2017/9832 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili ... şirketi tarafından sigortalanan dava dışı ..."a ait işyerinin 03.12.2012 meydana gelen su basması sonucu hasar gördüğünü, davacının sigortalısına ödediği 104.408,06 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte halefiyet ilkesine dayalı olarak rücuen davalılardan müştereken ve mütesilsilen tahsilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkili belediyenin sorumlu tutulamayacağını, söz konusu olayda müvekkilinin illiyet bağının bulunmadığını, alt yapı hizmetlerinin Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından yapıldığını, belediyenin bu konuda bir sorumluluğunun bulunmadığını, belirterek husumet yönünden davanın reddinin gerektiğini, bahse konu adreste belediyeleri tarafından yapılmış herhangi bir çalışmanın olmadığını belirterek haksız açılan davanın reddini istemiştir.
    Davalı... Genel Müdürlüğü vekili, müvekkilinin gerekli harcamaların ilgili belediyelerce karşılanmak şartıyla yağmur sularının uzaklaştırılması ile ilgili tesisisin yapıldığını, kendilerinin yağmur suyu kanalları ile ilgili olarak mutlak sorumluğunun olmadığını, sorumluluğunun ilgili belediyede olduğunu belirterek müvekkili hakkında açılan davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, 2560 sayılı ... Yasası"nın 25 maddesi hükmünün yağmur sularının uzaklaştırılması ile ilgi asli sorumluluğun 2580 sayılı Yasa"nın 15.maddesi gereğince ilgili belediye olduğunu, 5393 sayılı Yasa"nın 15/e maddesinde yağmur suyunun uzaklaştırılmasının belediyelerin görevinde saydığını, bakım, onarım ve işletilmesinin sorumluluğunun belediyelerde olduğunu, meydana gelen zararla ilgili ... arasında uygun illiyet bağı bulunmadığını belirterek öncelikle davanın husumet yönünden aksi takdirde esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davacının talepleri konusunda davalı ... yönünden davalının herhangi bir yasal sorumluluğu bulunmadığı ve oluşan zararda herhangi bir haksız fiilin mevcut olmayıp, davalıyla zarar arasında illiyet bağı kurulamadığından bu davalı yönünden davanın reddine ve oluşan zararda yasal sorumluluğu bulunan ve kusurlu davranışı ile rogarın tıkanmasına ve zararın oluşmasına yol açan davalı ..."nin zarardan sorumlu olduğunun kısmen kabulü ile 101.849,56 TL"nin 21.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalı ... Belediyesinden alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı belediye vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava işyeri sigortasından kaynaklanan rücuen tazminat davasına ilişkindir.
    1-Yargı yolu kavramı, bir hukuk sisteminde herhangi bir davanın o hukuk sistemine dahil yargı kollarından hangisinde bakılacağını ifade eder. Uyuşmazlığın hangi yargı kolunda bakılacağı hususu, davanın genel koşullarından olup mahkemece re"sen dikkate alınması gereklidir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan belediye kamu hizmeti sırasında verdiği zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildir. Hizmet kusurundan dolayı açılan davaların idari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun"un 2. maddesi hükmü uyarınca tam yargı davası olarak ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Esasen 2918 sayılı ....nun hukuki sorumluluğa ilişkin 85 ve onu izleyen maddelerinde araç işletenin sorumluluğu düzenlenmiş olup idarenin hizmet kusurundan kaynaklanan sorumluluğu bu yasa kapsamı dışında tutulmuştur.
    Somut olayda davacı vekili, davalı Belediye"nin gerekli önlemleri almaması sonucunda kazanın meydana geldiğini, belediyenin kusurlu olduğunu ileri sürerek davasını hizmet kusuruna dayanmıştır.
    Bu durumda mahkemece, davalı belediye bakımından davaya bakma görevi idari yargıya ait olduğundan mahkemenin belediye bakımından tefrik kararı verilip yargı yolu görevsizliğine ve dava dilekçesinin bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    2-Davalı ...Genel Müdürlüğü yönünden ise, mahkemece alınan 18/3/2014 tarihli bilirkişi raporunda, yer altında geçen ..."ye ait ana kanalizasyonun tıkanmış olması neticesi şehir isale hattından geri tepen kanalizasyon sularının rogardan bodrum kat zeminindeki iş yerine dolmaya başladığı ve stok alanını tahrip edip hasara neden olduğu, ikinci alınan 26/8/2014 tarihli bilirkişi raporunda ise raporunda ..."nin yol ve kaldırım çalışması sonucunda pis su rogarının tıkandığı ve sokaktaki bir çok binanın bodrum katını su bastığının öğrenildiğini, kumaş depolama alanının 134.50 m2 olduğunu ve 372 top kumaşın depolanacağını, dava konusu olayda davalı..."nin hukuka aykırı bir fiili bulunmadığı gibi herhangi bir kusuru da bulunmadığını, ..."nin yol ve kaldırım yapması sırasında rogarın tıkandığının sokakta bulunan kişilerce belirtilmesi karşısında ..."nin eylemi sonucunda zararın oluştuğu belirtilmiştir.
    Her iki rapor arasında çelişki oluştuğu gibi, zarar gören deponun bulunduğu sokakta davalı belediye tarafından yol veya kaldırım çalışması yapılıp yapılmadığı net olarak ortaya konulmamıştır.
    Yapılacak iş, ... Belediyesinden olay tarihinden önce sigortalı işyerinin bulunduğu sokakta yol veya kaldırım çalışması yapılıp yapılmadığı ilgili birimlerinden öğrenilerek tesbit edildikten sonra raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek bir başka rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüne (2) nolu bentte açıklanan nedenlerele davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."ne geri verilmesine 31.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi