Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/2948
Karar No: 2022/7308
Karar Tarihi: 26.04.2022

Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/2948 Esas 2022/7308 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2020/2948 E.  ,  2022/7308 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Sahte fatura düzenleme, defter, kayıt ve belgeleri gizleme
    HÜKÜMLER : Beraat

    A) 2009, 2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
    Sanık hakkında “ 2009, 2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme“ suçlarından açılan kamu davalarında; sanığın savunmasında, suça konu faturaları düzenleyen şirketi kendisinin kurduğunu ancak 3 ay çalıştırdıktan sonra şirketi kapattığını, sahte fatura düzenlenmesi konusunda bilgisinin bulunmadığını beyan etmesi, dosyada bulunan faturalar üzerindeki imzaların da sanığa ait olmadığının anlaşılması karşısında, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından;
    1- Faturaları kullandığı belirlenen şirket yetkilileri veya kişilerin tanık sıfatıyla duruşmaya çağrılarak CMK'nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatıldıktan sonra sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıkları, sanığı tanıyıp tanımadıkları ve faturaların düzenlenmesi konusunda sanığın bir iştiraki bulunup bulunmadığının sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile beraat hükmü kurulması,
    2- Sahte fatura düzenlemek ve sahtecilik suçlarının birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, sanık hakkında 2009, 2010, 2011 ve 2012 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarından kamu davaları açıldığı gözetilmeden; hüküm fıkrasında suç adının “213 sayılı yasaya muhalefet sureti ile sahtecilik” olarak belirtilmesi suretiyle hükmün karıştırılması yasaya aykırı,
    B) Defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçundan kurulan hükme yönelik temyizlerin incelenmesinde;
    Sanık hakkında, 2011 takvim yılına ait defter ve belgelerini usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen yasal süresi içerisinde ibraz etmediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın iş yeri faal olmadığı için ikametgah adresinde abisi olarak belirtilen ...’a 12.06.2014 tarihinde tebliğ yapıldığı, sanığın savunmasında tebligat yapılan adresin abisinin adresi olduğunu ve abisi ile aynı konutta yaşamadığını, bu nedenle tebligattan haberdar olmadığı için defter ve belgelerini ibraz edemediğini belirtmesi karşısında maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından; tebliğ alındısında abisi olarak belirtilen ...’ın tanık sıfatıyla bilgisine başvurulması, sanığın tebliğ tarihinde ... ile birlikte ikamet edip etmediği yönünden kolluk araştırması yaptırılması ve tebliğ alındısında ismi yazılı olan memurun da tanık sıfatıyla bilgisine başvurulmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile sanık hakkında beraat hükmü kurulması yasaya aykırı,
    C) Sanığa atılı sahte fatura kullanma ve defter, kayıt ve belgeleri gizleme suçları yönünden hükümden sonra 15.04.2022 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, 7394 sayılı Kanun’un 4 ve 5. maddeleriyle, 213 sayılı Kanun'un 359 ve 367. maddelerinde değişiklik yapılmış olup aynı Kanun'un 6. maddesiyle, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na eklenen geçici 34. maddenin 3. fıkrasındaki "Bu maddeyi ihdas eden Kanun'un yayımı tarihinde 359. madde kapsamına giren suçlardan dolayı temyiz veya istinaf kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalardan, 359. maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe değerlendirme yapılması gereken dosyalar hakkında bozma kararı verilir" hükmü uyarınca, 5237 sayılı TCK'nin 7/2. maddesi de gözetilerek öncelikle lehe Kanun’un tespit edilip uygulama yapılması ve her iki Kanunla ilgili uygulamanın gerekçeleriyle birlikte denetime olanak verecek şekilde ayrıntılı olarak kararda gösterilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 26.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi