Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18471
Karar No: 2020/1577
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/18471 Esas 2020/1577 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2016/18471 E.  ,  2020/1577 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 14.01.2016 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Davacılar vekili, davaya konu 201 ada 10 sayılı parselin müvekkilerinden ...’e; bu taşınmaz üzerindeki ev ve seraların ise müvekkillerinden ...’e; 203 ada 10 parselin ise ...’ya ait olduğunu, davalı belediyenin dere yatağını doldurmak suretiyle yol çalışmaları yaptığını, sel ve su taşkınlarının akıp gidemeyeceğinden müvekkilerine ait taşınmazların su altında kalacağını, davalı belediyeye olan başvurularının sonuçsuz kaldığını belirterek davalının dere yatağını doldurma faaliyetinin önlenmesini ve eski hale getirilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, “2577 sayılı Yasanın 2. maddesi uyarınca yargı yolu bakımından dilekçenin reddine” karar verilmiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İdari dava türlerine idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesinde idari dava türleri ve idari yargı yetkisi açıkça düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı açılan tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan anlaşmazlıklara ilişkin davalar idari dava türleri olarak gösterilmiş yargı yetkisinin sınırı ise idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğu belirtilmiştir.
    Görülüyor ki; idari davaların türleri ve yargı yetkisinin sınırları belirtilirken idare mahkemelerinin yerindelik denetimi yapacağından sözedilmiş, yürütme görevinin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayarak idari eylem ve işlem niteliğinde dava idarenin takdir yetkisini kaldırılacak biçimde karar vereceğine ilişkin bir düzenleme getirilmemiştir.
    Somut olaya gelindiğinde; mahkemece, davanın taraflarına duruşma günü verilmeksizin dosya üzerinden dilekçenin reddine karar verilmişse de öncelikle dava içeriğinin tespiti, dava şartları ile ilk itirazların, uyuşmazlık konularının ve taraf delillerinin belirlenmesi gerekli olup bunun için 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 140. maddesi gereği tarafların ön inceleme duruşmasına davet edilmeleri ve aynı kanunun 137/1. maddesi gereğince ön inceleme yapılması gerekmektedir.
    Hukuk düzenimizde maddi anlamda yargı, bu faaliyetin daha iyi bir şekilde yerine getirilebilmesi için birbirinden ayrı dallara ayrılmakta ve bu dallardan da her birine yargı yolu denmektedir. Bu bakımdan adli yargı ile birlikte idari yargı, birbirinden bağımsız iki ayrı yargı yoludur.
    İdari yargıda dava türleri 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda düzenlenmiştir. Kanunun “İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı” başlıklı 2. maddesine göre; idari davalar, tam yargı davaları, idari sözleşmelerin tarafları arasındaki uyuşmazlıklara ilişkin davalar ve iptal davaları olarak çeşitlilik gösterse de uygulamada iki ana dava türü, iptal davası ve tam yargı davası olup iptal davası ile idarenin (idari) işleminin , yetki, şekil, sebep, konu ve maksat unsurları yönünden hukukilik denetimi yapılırken, tam yargı davası ile idarenin eylemlerinden (faaliyetlerinden) kaynaklanan kişilerin maddi ve manevi varlıklarına yönelik ihlallerin tanzim edilmesi amaçlanmaktadır.
    Ön inceleme aşamasıyla davalı belediyenin davaya konu eyleminin 2577 sayılı İYUK kapsamında değerlendirilebilecek bir idari eylem veya bunun dayanağının bir idari işlem olduğunun tespit edilmesi halinde mahkemece, ilk kararda olduğu gibi davanın reddine karar verilmesi gerektiği; bu kapsam dışında olduğunun anlaşılması halinde 6100 sayılı HMK’nın 143. maddesi gereğince tahkikat yapılarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 683. maddesine göre davacının iddia ettiği gibi bir elatmanın söz konusu olup olmadığına dair inceleme yapıldıktan sonra mahkemece esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi