Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2018/1007 Esas 2020/3891 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1007
Karar No: 2020/3891
Karar Tarihi: 09.11.2020

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2018/1007 Esas 2020/3891 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, yağma suçundan yargılandığı Ağır Ceza Mahkemesi tarafından mahkum edilmemiştir. Bunun yerine, sanığa ceza verilmesine gerek olmadığına ve güvenlik tedbiri olarak yüksek güvenlikli bir sağlık kurumunda koruma tedavisine alınmasına karar verilmiştir. Ancak, yerel mahkemenin kararı temyiz edilmiştir ve dosya incelendiğinde, sanığın psikolojik rahatsızlığı ve daha önce verilmiş mahkumiyet kararları dikkate alınarak, Adli Tıp 4.İhtisas Kurulu'ndan rapor alınmadan karar verilmesinin yanlış olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: TCK'nin 32/1, TCK'nin 57/1-2. maddeleri.
6. Ceza Dairesi         2018/1007 E.  ,  2020/3891 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma
    HÜKÜM : TCK"nin 32/1, TCK"nin 57/1-2.maddesi gereğince sanığa caza verilmesine yer olmadığına ve yüksek güvenlikli sağlık kurumlarında koruma tedavi altına alınmak suretiyle güvenlik tedbiri uygulanmasına.

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sanık ... hakkında katılan ...’a yönelik yağma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
    Sanık hakkında Bakırköy Prof.Dr.Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi tarafından 06.04.2016 tarihli sağlık kurulu raporunda “Atipik psikoz” tanısı konulduğu, bu durumun işlediği suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamadığı ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olduğunun ve ceza sorumluluğu olmadığı tespitinin yapıldığı, ancak dosya içerisine alınan adli sicil kaydında sanık hakkında daha önce verilmiş mahkumiyet kararlarının bulunduğu, ayrıca Çorlu Devlet Hastanesinin 28.02.2014 tarihli cevap yazısı ve ekinde gönderilen belgelerden, sanığın ileri sürülen psikolojik rahatsızlığıyla ilgili daha önce tedavi gördüğüne ilişkin herhangi bir kaydının bulunmadığının anlaşılması karşısında; Sanığın olay tarihinde 5237 sayılı TCK"nin 32. maddesi anlamında işlediği suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya davranışlarını yönlendirme yeteneğini önemli derecede etki edebilecek nitelikte akıl hastalığı olup olmadığının tespiti bakımından Adli Tıp 4.İhtisas Kurulundan rapor alınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespiti gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 09.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.