11. Hukuk Dairesi 2011/15202 E. , 2013/90 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(FİKRİ VE SINAİ HAKLAR MAHKEMESİ SIFATIYLA)
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20.10.2011 tarih ve 2010/495-2011/409 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin ..."da gıda sektöründe hizmet vermekte olduğunu, 04, 30, 38, 40, 41, 42, 43, 44 ve 45. sınıflarda tescilli ... numaralı "...+şekil" ibareli markasının bulunduğunu, davalının ise “...” ibaresini kullanarak müvekkilinin markasına tecavüz ettiğini, haksız rekabet oluştuğunu ileri sürerek, davalı kullanımının iltibas yaratıp yaratmadığının tespitini, men’ini, 20.000 TL manevi, 5.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, "..." ibaresinin gerek marka olarak gerek işyeri adı olarak 1990 yılından itibaren müvekkili ve ortakları tarafından kullanıldığını, markayı 2006 yılında " ..." ve "......" olarak da tescil ettirdiğini, müvekkilinin bu ibareyi davacıdan önce kullandığını ve gerçek hak sahibi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiş, karşı davasında da müvekkili tarafından maruf hale getirilen ibarenin karşı davalı tarafından kötü niyetli olarak tescil ettirildiğini ileri sürerek, TTK"nun 56. vd. maddeleri gereğince davalı tecavüzünün men’ini ve davalı markasının hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının 2000 tarihli marka tescilinden önce davalının “...” ibaresini lokantacılık hizmetlerinde kullanarak bu hizmetler için gerçek hak sahipliğini elde ettiği, davalının eyleminin marka hakkına tecavüz olarak nitelendiremeyeceği, davalı tarafından açılan karşı dava da ise davacı-karşı davalı adına tescilli 2000/17431 numaralı markanın 556 sayılı KHK’nin 42. maddesi gereğince hükümsüzlüğü davasının süresinde açılmadığı gerekçesiyle davanın ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 5,90"ar TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 07.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.