14. Hukuk Dairesi 2019/1419 E. , 2020/1575 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.04.2013 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.03.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından hükümden sonra verilen 03.01.2019 tarihli ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davaya konu 195 ada 6, 7, 8, 9, 10, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40 ve 41 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksimini; bunun mümkün olmaması halinde ise satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen ilk kararın bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine karar, Dairemizin 30.10.2017 tarih, 2015/17200 Esas ve 2017/7853 Karar sayılı ilamı ile davaya konu taşınmazlardan 195 ada 32 parsel sayılı taşınmaz yönünden hükmün onanmasına; diğer parseller yönünden 195 ada 3, 33 ve 34 parsel sayılı taşınmazlarda davacının tek malik olması ve geri kalan parsellerde ise paydaş olmaması sebebiyle adı geçen parsellere dair dava açmakta hukuki yararı olmadığından bunlar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüyle davaya konu taşınmazlardan 195 ada 32 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine; geri kalan taşınmazlar yönünden ise davanın reddine karar verilmiş olup; hüküm, 11.06.2018 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşen hükmün, davalılardan ... vekili tarafından yargılamanın yenilenmesi ile kaldırılması istenmiş; mahkemenin 03.01.2019 tarihli ek kararı ile “Tavşanlı Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğunun 2018/13 satış sayılı dosyasındaki işlemlerin tedbiren durdurulmasına” karar verilmiştir.
Hükmü, davalılardan ... vekili; ek kararı ise davacı vekili temyiz etmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davacı vekilinin 03.01.2019 tarihli ek karara yönelik temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birinin ölümü halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
Somut olaya gelince, davalılardan ...’a duruşma günlerinin 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre usulüne uygun tebliğ edilmeden yokluğunda yargılamanın yapıldığı ve mahkemenin 16.09.2015 tarihli gerekçeli kararının ise hiç tebliğ edilmediği anlaşılmış olup Dairemizin 30.10.2017 tarihli onama-bozma ilamının da adı geçen davalıya tebliğ edilmediği görülmüştür.
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekir. Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 Sayılı HMK’nın 27. maddesinde de “Hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır.
Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş; davalılardan ...’un 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre dava dilekçesi ile duruşma günleri tebligatlarının yapılıp savunması alınmalı, varsa delilleri toplanmalı ve tüm bu eksiklikler giderildikten sonra esas hakkında hüküm vermek olmalıdır.
Tüm bu hususlar gözardı edilerek mahkemece esas hakkında karar verilmesi doğru olmamış ve hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili tarafından mahkemenin 03.01.2019 tarihli ek kararına yönelik temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bente açıklanan nedenlerle, davalılardan ... vekili tarafından mahkemenin asıl kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile 11.06.2018 tarihli kesinleşme şerhinin KALDIRILARAK hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.02.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.