17. Ceza Dairesi 2016/6189 E. , 2016/8568 K.
"İçtihat Metni"Hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 142/1-b, 143, 151/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 2 ay 6 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 3 yıl süre ile denetime tabî tutulmasına dair Çorlu 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/10/2010 tarihli ve 2008/436 Esas, 2010/882 sayılı Kararının kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuğun deneme süresi içerisinde yeniden suç işlediğinden bahisle 5271 sayılı Kanun’un 231/11. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün açıklanmasına, suça sürüklenen çocuğun 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 143, 151/1, 31/3, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 1 yıl 3 ay hapis ve 1.320,00 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin aynı mahkemenin 11/12/2014 tarihli, 2014/69 Esas ve 2014/786 sayılı Kararını kapsayan karara karşı Adalet Bakanlığı"nın 25.03.2016 tarih ve 94660652-105-59-6009-2015-Kyb sayılı Kanun Yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 18.04.2016 tarih ve 2016/144496 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi;
MEZKUR İHBARNAMEDE:
Dosya kapsamına göre,
1- Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan iddianame tanzim edilerek dava açıldığı ve iddianamede mala zarar verme suçuna ilişkin olarak bir anlatım bulunmadığı halde, sanığa ek savunma hakkı vermek suretiyle hakkında açılmamış bir eylemden ceza hükmü kurulmasında,
2- Kayden 12/09/1993 doğumlu olup, suçun işlendiği 25/09/2007 tarihinde, 12-15 yaş aralığında bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin diğer bir ifadeyle ceza ehliyetinin bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiği, farik mümeyyiz olmadığının tespiti halinde 5237 sayılı Kanun’un 31/2. maddesine göre suça sürüklenen çocuk hakkında ceza verilemeyeceği, sadece güvenlik tedbirine hükmolunabileceğinin gözetilmemesinde,
3- Kayden 12/09/1993 doğumlu olup, suçun işlendiği 25/09/2007 tarihinde 15 yaşını ikmâl etmediği anlaşılan suça sürüklenen çocuk ... hakkında tayin olunan cezalardan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 31/2. maddesi yerine 31/3. maddesi gereğince indirim yapılmak suretiyle fazla ceza tayininde,
İsabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumunda ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İddianamedeki nitelendirmeye, sevke, kanun yararına bozma talebi kapsamına, incelemenin daha önce Yargıtay Yüksek 2. Ceza Dairesi tarafından 2015/16924 E, 2015/23363 K. sayılı ve 17/12/2015 tarihli kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında lehe yasanın suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olan suça sürüklenen çocuk hakkında üzerine atılı suçların hukuki anlam ve sonuçlarını algılayabilecek durumda olup olmadığı, bu fiille ilgili davranışları yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığına dair rapor alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi ve mala zarar verme suçuna ilişkin olarak açılmış bir kamu davası bulunmadığı halde ek iddianame ile dava açtırılmadan, ek savunma ile yetinilmek suretiyle, kamu davası açılmayan anılan suçtan sanığın hükümlülüğüne karar verilerek, 5271 sayılı CMK"nın 170 ve 225. maddelerine aykırı davranılması hususlarınında belirlenmesi, bu yönlerden de kanun yararına bozma isteminde bulunup bulunulmayacağının takdiri için Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine karar verildiğinin anlaşılması ve dosyanın incelemeyi yapan Dairece neticelendirilmesinin gerekmesi sebepleriyle, işin incelenmesi Yargıtay Yüksek 2. Ceza Dairesinin görevine girdiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE dosyanın adı geçen Daireye GÖNDERİLMESİNE, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.