Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/3245 Esas 2012/4947 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/3245
Karar No: 2012/4947
Karar Tarihi: 27.03.2012

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2011/3245 Esas 2012/4947 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, trafik polisi olarak görev yaparken davalının kendisine hakaret ettiğini ileri sürerek manevi tazminat talep etti. Mahkeme, davalının hakaretinin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve genelleme yaptığı gerekçesiyle istemi reddetti. Ancak, yapılan incelemeler sonucu davalının davacıya yönelik olarak hakaret ettiği kabul edildiği için uygun bir manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği belirtildi. Kararda BK'nun 49. maddesi vurgulandı.
BK'nun 49. maddesi, bir kimsenin kişilik haklarına saldırılması halinde, saldırı hakkın kötüye kullanılması sonucu manevi tazminat talep edilebileceğini ve hakaretin sözlü veya yazılı olması fark etmeksizin cezalandırılacağını belirtmektedir.
4. Hukuk Dairesi         2011/3245 E.  ,  2012/4947 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 05/06/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 16/12/2010 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, hakaret suretiyle kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, trafik polisi olarak müdahale ettiği, davalının karıştığı yaralamalı trafik kazası ile ilgili işlem yapıldığı sırada davalının hakaretine maruz kaldığını ileri sürerek manevi tazminat talep etmiştir.
    Davalı, kaza mahallinin davacının görev alanı dahilinde olmadığını, davacının tartışmaya kendi kusurlu davranışıyla neden olduğunu savunmuş ve davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davalının doğrudan davacıyı hedef almadığı, genelleme yaptığı, davalının sarf etmiş olduğu sözlerin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, dinlenen tanıkların da durumu doğruladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya kapsamında dinlenen davacı tanıkları ... ve ..., kendilerinin de olay yerinde olduklarını, davalının davacıya hitaben ""geri zekalı"" şeklinde hakaret ettiğini duyduklarını beyan etmişler, davalı tanığı ..."de davalının davacıya hitaben hakaret içeren sözler söylediği yönünde beyanda bulunmuş, diğer davalı tanığı ... ise kendisinin o esnada yaralı bayanla ilgilendiğini, davalının tartışma sırasında doğrudan davacıyı hedef almadığını, genel olarak polislik mesleğine ve polislere yönelik hakarette bulunduğu beyan etmiştir. Dinlenen tanık beyanları ile dosyadaki diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde; bölge trafik denetleme amirliğinde polis memuru olarak görev yapan davacının, davalının karıştığı bildirilen trafik kazası ile ilgili olarak gerekli işlemleri yapmak üzere olay yerine gittiği, sonradan kaza mahallinin başka bir birimin mıntıkasına dahil olduğunun anlaşılması üzerine işlemlerin uzamasına tepki gösteren davalı ile davacı arasında tartışma çıktığı ve davalının bu tartışma sırasında davacıya hitaben ""geri zekalı"" dediği anlaşılmaktadır.
    Şu durumda davalının davacıya yönelik olarak ""geri zekalı"" şeklinde hakarette bulunduğu kabul edilerek BK"nun 49. maddesi gereğince davacı yararına uygun bir manevi tazminat takdiri gerekirken, mahkemece yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/03/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.