Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: A- Sanık ... hakkında yaralama suçundan verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, katılan ... vekilinin, temyiz isteğinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itirazının, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, Yerel Mahkemenin redde ilişkin ek kararının ONANMASINA, B- Diğer hükümlerin temyizinde; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede: 1- Sanık ... hakkında hakaret suçundan verilen beraat kararının temyizinde, Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan ... vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında resmi nikah olmaksızın dinsel törenle evlenme suçundan verilen hükmün temyizine gelince, Anayasa Mahkemesi"nin, 10.06.2015 gün ve 29382 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 27.05.2015 gün ve 2014/36 esas, 2015/51 sayılı kararı ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 230. maddesinin (5) ve (6) numaralı fıkralarının Anayasa"ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptallerine karar verilmiş olması karşısında, sanığın resmi nikah olmaksızın dinsel törenle evlenme eylemlerine ilişkin hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/11/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.