23. Hukuk Dairesi 2013/2440 E. , 2013/6778 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 26.12.2012 gün ve 2012/6078 Esas, 2012/7682 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR –
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken ihraç edildiğini, ihraç kararının tebliğ edildiğini ve itiraz etmediklerini, müvekkilinin ödediği aidatların genel kurulda alınan karar gereğince 2 yıllık erteleme süresinin geçmesine rağmen ödenmediğini ileri sürerek, dairenin rayiç bedelinin tespiti ile konut bedelinin şimdilik 16.000,00 TL’sinin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ihracın kesinleştiğini, bu durumda sadece ödenenlerin genel giderler düşülerek iadesinin istenebileceğini, davacının rayiç bedel isteme hakkının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının ihracının kesinleşmesi nedeniyle aidat alacağının geri istenebileceği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne dair karar, Dairemizin, 29.11.2011 gün, 2011/2404 Esas, 2011/2158 Karar sayılı ilamıyla, davacının sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa kabulü konusunda genel kurulca bir karar verilip verilmediği, peşin bedelle üyeliğin genel kurulca benimsenip benimsenmediği saptandıktan sonra oluşacak uygun sonuç çerçevesinde hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle bozulmuş; mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kooperatif genel kurulunun, davacının sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa kabulüne zımnen onay verdiğinin kabul edilmesi gerektiği, davacıya konut tahsisi yapılamadığına göre kendisine taahhüt edilen dairenin rayiç bedelinin 75.000,00 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 16.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına dair verilen kararın davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 2012/6078 Esas, 2012/7682 Karar sayılı ve 26.12.2012 tarihli ilamıyla, davacının peşin bedelle ortaklığına ilişkin için genel kurul kararı bulunmadığı anlaşıldığından davacının normal statülü üye olduğunun kabulü ile yapılacak ödemenin çıkma payı alacağı olarak hükme bağlanması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmadığı belirtilerek bozulmasına karar verilmiştir.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nun 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, takdiren 218,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 04.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.