Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/9458 Esas 2021/4744 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :İş Mahkemesi
No : 2019/451-2020/180

Dava, 1479 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılık süresinin iptali nedeniyle davalı Kuruma yersiz ödenmiş olan primlerin yasal faiziyle birlikte iadesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde prim aslının iadesine ilişkin talep yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yersiz ödenen primler için talep edilen işlemiş faizin ödenmesine ilişkin talep yönünden davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının, A.Ş. ortağı ve yönetim kurulu üyeliği nedeniyle, 1479 sayılı Kanun kapsamında, 15.01.1990 tarihi itibariyle sigortalılık tescilinin yapıldığı, bilahare, Anonim şirket yönetim kurulu üyesi olmadığı dönem olan 15.01.1990 - 22.10.2010 için verilen sigortalılık sürelerinin iptal edildiği, davacının talebi üzerine 01.04.2000-30.09.2008 tarihleri arasında isteğe bağlı sigortalı kabul edilerek ödenen primlerden bu dönem için gerekli prim ödemesinin ödenen meblağdan mahsubu ile bakiye prim aslının ödendiği, davanın faiz istemi nedeniyle devam eden yargılaması sonucunda Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine dair verilen kararın Dairemiz 7.5.2019 tarihinde bozulduğu, Mahkemece bozmaya uyularak prim aslının iadesine ilişkin talep yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yersiz ödenen primler için talep edilen işlemiş faizin ödenmesine ilişkin talep yönünden ise davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dosyanın tetkikinde, dosyada bulunun bakiye karar ve ilam harcının faiz istemini karşılamakta olduğu anlaşıldığından Mahkemece bu hususta kesin mehil verilmesi hatalı olup, davacının faiz talebi hakkında esasa girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönler incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.