Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/26309 Esas 2013/12625 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/26309
Karar No: 2013/12625
Karar Tarihi: 14.05.2013

Hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/26309 Esas 2013/12625 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kahta Sulh Ceza Mahkemesi'nin verdiği bir kararda, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret etmek suçundan yargılanan bir sanığa, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1 maddesi uyarınca hapis veya adli para cezası seçenekli yaptırımlarından neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilerek, daha sonra hapis veya adli para cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı belirtilmiş ve sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: Kamu görevlisine hakaret suçu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1 ve 125/3-a maddelerinde düzenlenmiştir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, 5271 sayılı Ceza Muh
2. Ceza Dairesi         2011/26309 E.  ,  2013/12625 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 2 - 2008/249786
    MAHKEMESİ : Kahta Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 15/07/2008
    NUMARASI : 2008/106 (E) ve 2008/201 (K)
    SUÇ : Hakaret

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1-Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret suçundan, sanık hakkında doğrudan 5237 sayılı TCK"nın 125/3-a maddesi uyarınca hüküm kurulması yerine önce aynı Yasanın 125/1. maddesinin uygulanması,
    2-Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir.
    Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK.nun 125/1 maddesinde hapis ve adli para cezası olarak öngörülen seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, seçenekli yaptırımlardan neden hapis ya da adli para cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırları arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi,
    3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda katılanın hakaret suçundan dosyaya yansıyan maddi bir zararının belirlenemediği, sanığın kasıtlı bir suçtan
    mahkumiyetinin de bulunmadığının anlaşılması karşısında; sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “Sanığın katılanın zararlarını gidermemiş olduğu ve bu hali ile CMK"nın 231. maddesinde belirtilen zararın giderilmiş olması koşulu yerine getirilmemiş olduğu anlaşıldığından CMK.nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına” biçimindeki, yasal ve dosya içeriğine de uygun olmayan gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14/05/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.