Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/996
Karar No: 2017/9757
Karar Tarihi: 30.10.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/996 Esas 2017/9757 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/996 E.  ,  2017/9757 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların kızı/ kardeşi ve teyzesi olan..."nın yolcu olarak bulunduğu motorsiklete arkadan çarpmasıyla ölümlü kaza meydana geldiğini, davacı anne baba ve kardeş ..."ın ölenin desteğinden yoksun kaldıklarını, tüm davacıların manevi zarara uğradıklarını belirterek, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve davalı sigortacı sadece maddi tazminattan sorumlu olmak kaydıyla, 3.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatı ve 160.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; 14.05.2015 tarihli artırım dilekçesiyle, davacı anne baba için toplam maddi tazminat taleplerini 142.273,84 TL"ye yükseltmiştir.
    Davalı ... şirketi vekili, davadan önce davacı anne babaya toplam 52.466,00 TL. ödeyip sorumluluklarını yerine getirdiklerini, poliçe limitiyle sınırlı olarak ve sigortalının kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, kusur ve tazminata itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ... ve..."in maddi tazminat isteminin kabulü ile davacı ... için 66.210,74 TL. ve... için 76.063,10 TL"nin yasal faiziyle birlikte tüm davalılardan tahsiline, tazminata davalı ... şirketi yönünden 20.05.2013 tarihinden ve diğer davalılar yönünden kaza tarihnden faiz işletilmesine; davacı ..."ın maddi tazminat isteminin, desteklik şartları oluşmadığından reddine; davacıların manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile davacı baba ... ve anne ... için 30.000,00"er TL, davacı ..., ... ve ... için 15.000,00"er TL. ile davacı ... için 7.500,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... ve ..."den tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, 6098 sayılı TBK"nun 53. (818 sayılı BK"nun 45/2) maddesi gereğince destekten yoksun kalma tazminatı ile TBK"nun 56. maddesi (BK"nun 47. md.) gereği manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani, haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse, TBK"nun 53. BK"nun 45/2.) maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.
    Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Ölenin parasal veya bedensel destekliğinin derecesi ile bundan yoksun kalanların tazminat isteklerinin ölçüsü ya da hesaplama yöntemi konusunda, öğretide görüş birliği yoktur. Gerçek yardım miktarının yeterli delillerle ispat edilemediği durumlarda yargıç, takdir hakkını kullanarak yardım miktarını belirleyebilecektir. Bu belirlemede, destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin, baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
    Davacıların desteği olan ..., kaza tarihinde 26 yaşındadır. Mahkemenin hükme esas aldığı raporda bilirkişi tarafından, desteğin kaza tarihi itibariyle bekar olduğu, TUİK verilerine göre 23 yaşında evlenmesi gerektiği halde evlenmemiş olan desteğin, bu tarihten sonra da evlenmeyeceği gerekçe gösterilerek, davacı anne babasına % 25"er pay ayıracağı, davacı babanın destekten çıkmasından sonra ise onun payını da davacı annesine ayıracağı ve davacı annenin % 50 oranında desteğin gelirinden pay alacağı kabul edilerek hesaplama yapıldığı görülmektedir.
    Trafik kazası sonucu çocuk ölmeseydi ana ve babaya bakması muhtemeldir. Uygulamada, çocuğun 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ana ve babasına destek olacağı varsayılmaktadır. Ancak ileriki yaşlarda çocuğun büyüyerek evleneceği ve en az iki çocuğunun olacağı, gelirinin bir kısmını ana ve babasına da ayıracağı varsayılır. Bu şartlarda çocuğun gelir elde etmesi ile birlikte, evleninceye kadar gelirinin yarısını kendisine ayıracağı yarısını da ana ve babası ile paylaşacağı varsayılması hayatın olağan akışına uygun düşecektir. Ancak çocuk yaşasa idi ileriki yıllarda evlenecektir. Evlenmesi ile birlikte pay esasına göre 2 pay desteğe ayrılacak, 2 pay eşine, birer pay ana ve babaya verilecektir. Destek, ileriki yıllarda evlenmesi ile birlikte bir süre sonra ilk çocuğu ve yine bir süre sonra ikinci çocuğu olacağı varsayılır. Bu nedenle çocukların olacağı süreler içinde desteğe 2 pay, eşe 2 pay, çocuklara birer pay ayrılacak ve ana ve babaya da birer pay verilecektir. Bu durumda ana ve babanın payları 1/8 olacaktır.
    İfade olunan bu hususlar, desteğin henüz 26 yaşındayken ölmüş olması, günümüz ülke koşulları ile çalışıp gelir elde eden kadının evlilik yaşının bilirkişinin ifade ettiği 23 yaştan daha ... de olabileceği, bu itibarla genç yaşta ölen desteğin ömrü boyunca evlenmeyeceği kabulünün hayatın gerçekleriyle örtüşmediği gözetildiğinde; mahkemenin hükme esas aldığı raporun, destek payları bakımından hatalı olduğu görülmektedir.
    Bu durumda mahkemece, Dairemiz"in yerleşik uygulamaları ile belirlenen ve yukarıda ifade olunan destek payları esas alınmak suretiyle, davacı anne ve babanın talep edebileceği tazminat miktarının belirlenmesi konusunda, rapor düzenleyen bilirkişiden ek rapor alınarak karar verilmesi gerekirken, destek paylarının hatalı (...) belirlendiği rapordaki hesaplamanın kabulü doğru görülmemiştir.
    2-Davacı taraf, dava konusu kaza nedeniyle toplam 160.000,00 TL. manevi tazminatın ... şirketi dışındaki davalılardan tahsilini talep etmiş, mahkeme tarafından da hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminatın ... şirketi dışındaki davalılardan tahsiline; manevi tazminatın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan bakiye karar ilam harcının tüm davalılardan müteselsilen tahsiline; ayrıca birkısım davacılar lehine manevi tazminat yönünden belirlenen vekalet ücretinin de tüm davalılardan müteselsilen tahsiline hükmedilmiştir. ...; kabul edilen manevi tazminatlar yönünden, sadece sorumluluğuna hükmedilen davalılar aleyhine vekalet ücretine ve bakiye karar ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, anılan bedeller için davalı ... şirketinin, diğer davalılarla birlikte müteselsil sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... AŞ"ye geri verilmesine 30/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi