Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/7813 Esas 2013/6742 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/7813
Karar No: 2013/6742
Karar Tarihi: 04.11.2013

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2013/7813 Esas 2013/6742 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2013/7813 E.  ,  2013/6742 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Davacı vekili, kooperatif üyesi olan davalının 2009 ve 2010 yıllarında yapılan genel kurullarda kararlaştırılan aidatları ödemediğini ileri sürerek, 6.950,00 TL"nin aylık %10 faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, kooperatif üyesi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, kooperatif üyesi olan davalının konutunu üçüncü kişiye sattığı, ancak üyeliğini devretmediği ve üyelik aidat borcunu ödemesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, 6.950,00 TL"nin aylık %5 faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı temyiz etmiştir.
    1-Dava, aidat alacağının tahsili istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte olan HUMK’nın 1/1. maddesine göre mahkemelerin görevi kanunla belirlenir. Anılan Kanun"un 8. maddesinde sulh hukuk mahkemesinde hangi dava ve işlerin görüleceği düzenlenmiş olup, son fıkrada ise bu ve diğer kanunların sulh mahkemesi veya hâkimlerini görevlendirdiği dava ve işlere de Sulh Hukuk Mahkemesi"nce bakılacağı öngörülmüştür. Buna göre, bir davanın sulh hukuk mahkemesinde görülebilmesi için yasada açık bir düzenleme olması gerekmektedir.
    Somut olayda ise, davalı, davacının iddialarına karşı, salt ödeme ve benzeri nedenlere dayanarak borçlu olunmadığını değil, kooperatif üyesi de olunmadığını savunduğundan, çekişmeli hale gelen ve ön sorun olarak çözümlenmesi gereken davalının üye olup olmadığı hususunu da içeren uyuşmazlık, salt malvarlığı hukukuna ilişkin bir dava kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, görev hususunun parasal değerlere göre belirlenmesi de mümkün bulunmamaktadır. Mahkemece öncelikle, davalının üyeliğe ilişkin itirazları üzerinde durulmuş ve üye olduğunun kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Üyeliğin tartışmaya açılarak, bu nedenle aidat borcu bulunmadığının savunulmuş olmasına ve bu tür davaların sulh hukuk mahkemesinde görüleceğine ilişkin bir düzenlemenin bulunmamasına göre eldeki dava salt değerine göre sulh hukuk mahkemesinde görülemez. Bu durumda, davayı yürütme görevinin asıl görevli mahkeme olan ticaret mahkemesinin görevine girdiğinin kabulü ile mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devam olunarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    2-Bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 04.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.