Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/3375
Karar No: 2020/3294
Karar Tarihi: 22.12.2020

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2019/3375 Esas 2020/3294 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2019/3375 E.  ,  2020/3294 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemlerine ilişkin olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davacı İstanbul ili, Ataşehir ilçesi, Küçükbakkalköy mahallesinde yer alan 3349 ada 1 parsel sayılı taşınmazda bulunan natamam H bloku 31.12.2012 tarihinde Türkiye Vakıflar Bankası’ndan satın aldığını, natamam olarak satın alınan blokun tüm bölümlerinin eksiksiz olarak tamamlanması için davalı ile 5.000.000,00 TL bedelli eser sözleşmesi yapıldığını, davalıya banka havalesi yoluyla 25.12.2012 tarihinde 1.330.000,00 TL, 26.12.2012 tarihinde ise 3.670.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalının da buna karşılık 31.12.2012 tarihli ve 5.000.000,00 TL bedelli faturayı “H Blok revizyon ve dekorasyon bedeli” açıklamasıyla düzenlediğini, ancak davalının iş bedelini tahsil etmesine ve faturasını düzenlemesine rağmen hiçbir iş yapmadığını, bu durumun İstanbul Anadolu 14. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/111 Değişik İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, bilirkişi tarafından söz konusu işlerin 30 günde tamamlanabileceği ve 222.220,00 TL bir aylık kira kaybına neden olacağının belirtildiğini, bu nedenle ödenen 5.000.000,00 TL, kira kaybı bedeli 222.220,00 TL ile 15.445,85 TL delil tespiti masrafı toplam 5.237.665,85 TL’nin tahsili için icra takibi başlattıklarını iddia etmiştir.
    Davalı cevap dilekçesinde taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi bulunmadığını, davacının satın aldığı H Bloku Türkiye Vakıflar Bankası’na 18.09.2012 tarihinde taraflarının sattığını, söz konusu binanın grup şirketlerinden Varlıbaşlar Yapı San. ....A.Ş.’nin genel müdürlük binası olarak kullanılacağı düşüncesi ile en kaliteli malzeme ile yapıldığını, dava konusu bedelin bu binaya yapılan yemekhane, en üst katta bulunan sauna ve odaların satış sonrasında sökülmemesi ve bu yerler için iskân alınmasında yardımcı olunması için ödendiğini savunmuş, 25.12.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile de söz konusu binanın Türkiye Vakıflar Bankası’na taraflarına 24 ay süreli geri alım hakkı sağlamak şartıyla satıldığını, davacının Türkiye Vakıflar Bankası’ndan binayı satın alabilmesi için geri alım haklarından davacı lehine feragat ettiklerini, dava konusu bedelin geri alım hakkının kullanılmaması ve binada yapılan revizyon ve eklentilerin sökülmemesi karşılığında verildiğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece taraflar arasında sözlü eser sözleşmesi ilişkisi kurulduğu kabul edilerek, yapılan keşif sonucu düzenlenen tespit bilirkişisi raporunda söz konusu binada eksik bırakılan işler değerinin 2.428.210,00 TL olduğu, tadilat işlerinin 30 günde tamamlanabileceği, bu haliyle davacının 222.220,00 TL bir aylık kira gelirinden mahrum kaldığı belirtilerek bu miktarlar üzerinden davanın kısmen kabulüne, tespit masraflarının yargılama giderleri arasında değerlendirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
    Dava dosyası arasında bulunan tapu kayıtları incelendiğinde, davaya konu H blokun 29.05.2012 tarihli kat irtifakı ile davalı adına tescil edildiği, 18.09.2012 tarihinde Türkiye Vakıflar Bankasınca davalıya 24 ay süreli geri alım hakkı tanınarak satın alındığı, Banka tarafından 31.12.2012 tarihinde davacıya satıldığı anlaşılmıştır. 06.12.2012 tarihli “Satış Protokolü” başlıklı sözleşme incelendiğinde H blokun 60.000.000,00 TL bedelle davalı tarafından davacıya satılacağı, bu bedelin 50.000.000,00 TL artı KDV’nin Türkiye Vakıflar Bankası’na, 10.000.000,00 TL artı KDV’nin ise davalıya ödeneceği düzenlenmiş, tarihsiz “Muvafakatname” ile de davalı söz konusu binanın davacıya satışında bankaya karşı sahip olduğu geri alım hakkını kullanmayacağını taahhüt etmiştir. İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/177 Esas sayılı dosyasında, davacının geri alım hakkının kullanılmaması karşılığında davalıya 06.12.2012 tarihli sözleşmeye istinaden 07.12.2012 tarihinde 1.000.000,00 TL, 21.12.2012 tarihinde ise 4.000.000,00 TL olmak üzere toplam 5.000.000,00 TL ödediği kabul edilmiş ve mahkemenin bu kararı kanun yollarından geçerek kesinleşmiştir. Temyize konu dava dosyasında ise davacı, davalıya eser sözleşmesi kapsamında iki ayrı banka havalesi yoluyla 25.12.2012 tarihinde 1.330.000,00 TL, 26.12.2012 tarihinde ise 3.670.000,00 TL toplam 5.000.000,00 TL ödediğini iddia etmiştir. Ödemeye esas banka makbuzları incelendiğinde, ödemenin niçin yapıldığına ilişkin makbuzlarda bir açıklama yer almadığı anlaşılmıştır. 6098 sayılı TBK’nın 102. maddesine göre, kanunen geçerli bir açıklama yapılmadığı veya makbuzda bir açıklık bulunmadığı durumda ödemenin muaccel bir borç için yapılmış sayılacağı hükmü düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 31. maddesi hakime davayı aydınlatma ödevi getirmekte olup, mahkemece az yukarıda belirtilen TBK’nın 102. madde hükmü gözönünde bulundurularak davacıdan davaya konu ödemelerden başka davalıya yaptığı ödemenin bulunup bulunmadığı açıklattırılmalı, bu ödemelerden başka ödeme bulunmadığının anlaşılması halinde taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisinin kurulmadığının ve yapılan ödemelerin 06.12.2012 tarihli sözleşmeye istinaden yapıldığının kabulü ile buna göre davanın reddine dair hüküm kurulması, bu ödemelerden başka eser sözleşmesi ilişkisi kapsamında ödeme yapıldığının ispatı halinde ise sözleşme ilişkisinin kurulduğunun kabulü ile buna göre, yapılan işin yapıldığı yıl serbest piyasa rayiçleri ile bedeli bulunup, bu bedelden ispat edilen ödemeler düşülecek şekilde değerlendirme yapılıp hüküm kurulması gerekirken, bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme sonucu verilen karar doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bent uyarınca tarafların diğer temyiz temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, 2.540,00’ar TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken bakiye 52,80 TL Yargıtay başvurma harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödenenden 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken 218,50 TL Yargıtay başvurma harcının mahsup edilerek, varsa fazla alınan temyiz harcının temyiz eden davalıya iadesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 22.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi