Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Katılanlar :1-..., 2-...
Suç :Taksirle öldürme
Hüküm :TCK’nın 85/2, 62/1, 50/1-a-4, 52/2-4, 53/6, 63. maddeleri uyarınca mahkûmiyet, sürücü belgesinin geri alınması.

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin tüm, katılanlar vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın 20.11 sıralarında idaresindeki araç ile çift yönlü, 10.30 m genişliğindeki, meskûn mahal, aydınlatması bulunan yolda, kendi beyanına göre; 60 km, arkadaşı tanığın beyanına göre ise;70 km hızla seyredip, kavşak başını 3.70 m. geçtiği sırada, sağından yola girdiğini gördüğü yaya ......’a orta çizgiye yakın yerde çarpması, yayaya çarpmamak için direksiyonu sola kırarak karşı yol bölümüne girmesi ve karşı yönden seyreden katılan ... idaresindeki araca, ilk çarpma noktasına göre 15 m. ilerde çarpması sonucu, 36 m. ileriye fırlattığı yayanın ölümüne, katılan ... ile aracındaki katılan ...’in yaşamsal tehlike geçirip, kemik kırıkları oluşacak, katılanlar ..... ve ...’in ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir derecede yaralanmalarına neden olduğu olayın yargılaması sonunda, sanığın tali kusurlu olduğu tespit ve kabul edilmiş ise de, kaza tespit tutanağında aracının 4. viteste olduğu bildirilen sanığın, kavşak başından yola girmiş bulunan yayaya çarpıp, onu 36 m fırlattıktan sonra, karşı yol bölümüne geçerek, karşı yönden seyreden araca çarpması şeklinde gelişen olay nedeniyle asli kusurlu olduğunun, yanı sıra da; aracını çok hızlı sevk ve idare ettiği anlaşılan sanığın bir kişinin ölümüne ve ikisi nitelikli, dört kişinin yaralanmasına neden olmasına göre, sanık hakkında asgari hadden daha fazla uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.