21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/7368 Karar No: 2006/10336 Karar Tarihi: 17.10.2006
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/7368 Esas 2006/10336 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/7368 E. , 2006/10336 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Nallıhan Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Tarih : 21.2.2006 No : 93-17
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davacılardan anne S.I., baba Ş.I. ve kardeşler S.I. ve S.I.’ın tüm, eş E.I.ile çocuklar T.I. ve İ.I.’ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, iş kazası sonucu ölüm nedeniyle hak sahiplerinin uğramış olduğu zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacılardan sigortalının eşi S.I. ile çocukları T.Ik ve İ.I.’a davalı işverenlik tarafından 25.000,00.-YTL’nin ödenmiş olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, yapılan bu ödemenin maddi veya manevi tazminata karşılık mı olduğu, yoksa yardım niteliğinde mi bulunduğu noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, söz konusu ödemenin manevi tazminat niteliğinde olduğu gerekçesiyle davacılardan eş ve çocukların manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir. Oysa, ödeme miktarı ve zamanı ile 24.01.2003 tarihli tutanağın kapsamına göre, yapılan ödemenin maddi tazminata karşılık olduğu açıktır. Kaldı ki, davalı taraf, 24.06.2003 tarihli cevap dilekçesinde ödenen bu miktarın, maddi tazminat hesabından düşülmesi gerektiğini bildirmiştir. Öte yandan, 25.000,00.-YTL gibi bir meblağın yardım amacıyla verildiğinin kabulünün hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği de ortadadır. Bu durumda, Borçlar Kanunu’nun 47. ve Medeni Kanun"un 4. maddeleri ile 26.06.1966 gün ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda kabul edilen ilkeler doğrultusunda davacılardan eş ve çocuklar için de manevi tazminat tayin edilmek gerekirken, yazılı düşüncelerle manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacılardan eş E.I. ile çocuklar T.I.ve İ.I’ın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.