Esas No: 2010/10474
Karar No: 2010/11388
Karar Tarihi: 03.11.2010
Kadastro Harici Bırakılan Yerin Tescili - Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/10474 Esas 2010/11388 Karar Sayılı İlamı
1. Hukuk Dairesi 2010/10474 E., 2010/11388 K.
1. Hukuk Dairesi 2010/10474 E., 2010/11388 K.
- KADASTRO HARİCİ BIRAKILAN YERİN TESCİLİ
- 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 713 ]
- 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 428 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 14 ]
- 3402 S. KADASTRO KANUNU [ Madde 18 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kadastro çalışmasında tespit harici bırakılan yerin Hazine adına tescilini istemiştir.
Davalı H…
…, husumet ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Kadastro Yasasının 18. maddesi uyarınca hazine adına tescili gereken yerlerden olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı H…
… H…
… Ş…
… vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi Süleyman Yumma"nın raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
KARAR
Dava, kadastro harici bırakılan yerin 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 18. maddesi hükmü gereğince tescili isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; çekişme konusu yerin genel kadastro sırasında tespit harici bırakıldığı sabittir. Mahkemece bilirkişi raporları doğrultusunda taşınmazın niteliği belirlenerek davanın kabul edilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.
Ancak, davalılardan H…
… H…
…"ın daha önce Malatya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1198 esas sayılı dava dosyası ile aynı taşınmaz hakkında Tapu Sicil Müdürlüğü ve belediye aleyhine zilyetliğe dayalı olarak açtığı tescil davasının yargılaması sırasında davadan feragat ederek mülkiyet iddiasından vazgeçtiği ve davanın bu nedenle reddedilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki; 3402 Sayılı Kadastro Yasasının 18/1 maddesi hükmü uyarınca bu tür davalar hasımlı açılabileceği gibi hasımsız açılmasına da yasal olarak mani bir sebep bulunmamaktadır. Zira, gerek 3402 Sayılı Yasanın 14. ve gerekse 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 713/1. maddesi hükmü uyarınca hazinenin kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmak suretiyle tescil isteme olanağının bulunmadığı tartışmasızdır.
Somut olaya gelince; davalı H…
… H…
…, hakkında açılan eldeki davada husumet itirazında bulunmuş ve mülkiyet iddiasında bulunmadığını savunmuştur.
Hal böyle olunca; davalılardan H…
… H…
… aleyhindeki davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
Davalı H…
… H…
…"ın temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.