21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/11689 Karar No: 2006/10113 Karar Tarihi: 7.10.2006
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11689 Esas 2006/10113 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/11689 E. , 2006/10113 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İş Mahkemesi TARİHİ : 11/05/2006 NUMARASI : 789-370
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi ve duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 17.10.2006 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına vekili Avukatı gelmedi.Karşı taraf adına M.E.Z. geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Dava nitelikçe davacı işçinin iş kazası sonucu sağ gözünü kaybetmesi nedeniyle uğradığı manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davacının davalıya ait işyerinde çalıştığının giderek davalı ile aralarında hizmet ilişkisinin bulunduğunun ispatlanamadığı kabul edilerek,davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.Ancak bu sonuca noksan inceleme ve araştırma ile varıldığı anlaşılmaktadır. Davacı hizmet aktinin varlığına ilişkin olarak tanık dinletmiş ve A. Ç. şubesine ait 0008506-5 numaralı hesaba ait banka cüzdanı fotokopisi sunmuştur.Tanıklar yeminli anlatımlarında davalı firma tarafından Kazakistan’a götürüldüklerini orada Avrasya isimli şirkette çalıştıklarını davalı şirket ile Kazakistan’daki Avrasya şirketinin birlikte iş yaptıklarını söylemişlerdir.Sunulan banka cüzdan fotokopisinin incelenmesinde 25.9.2003 ile 12.4.2004 tarihleri arasında düzenli olarak Murat Güne isimli kişi tarafından hesaba para yatırıldığı görülmektedir.Her ne kadar ilgili banka şubesi cevaben anılan hesabın davacıya ait olmadığını bildirmiş ise de, anılan hesabın kime ait olduğu, hesabın ait olduğu kişinin davacı ile ilişkisi, davacı adına ilgili banka şubesinde döviz hesabının bulunup bulunmadığı araştırılıp döviz hesabı varsa 11.7.2003 ile 1.5.2004 tarihleri arasında para yatıranların isimleri sorulmak ve bunları anılan döneme ait davalının SSK Başkanlığından getirilecek dönem bordrolarındaki davalı çalışanları ve Ticaret Sicilinden getirilecek Şirket ortakları ile karşılaştırmak gerekir. Davalı ile yurt dışında işveren olarak görünen firmanın dava konusu döneme ilişkin ortaklarının ilgili kurumlardan getirtilerek organik bağ bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır. İş ve Sosyal güvenlik hukuku ile ilgili düzenlemeler nitelikçe ve kural olarak kamu düzeniyle ilgilidir. Bu bakımdan, kusur ve hesap raporlarının alınması ve sair hususların incelenmesi davanın niteliği göz önünde tutularak, giderek gerçeğin saptanması yönünden tarafların istemlerine bakılmaksızın hakimin görevi gereğince resen yerine getirmesi gereken hususlardandır. Öte yandan davalının davacının işvereni olmadığı,giderek davanın taraflarının işçi ve işveren olmadıkları sonucuna varılması halinde ise 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununu 1. maddesi gereğince davaya bakmanın iş mahkemesinin görevi içerisinde olmadığı da ortadadır. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın görevin kamu düzenine ilişkin olduğu göz ardı edilerek noksan soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,Davacı yararına takdir edilen 450.00 YTL duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17.10. 2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.