Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/23679 Esas 2016/2995 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/23679
Karar No: 2016/2995
Karar Tarihi: 10.03.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/23679 Esas 2016/2995 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/23679 E.  ,  2016/2995 K.

    "İçtihat Metni"


    .... Başkanlığı adına Av. ... ile 1) ..... Şti. adına Av. ... 2) ..... Şti. adına Av. ... 3) ... 4) ... aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinden verilen 11.04.2014 günlü ve 2011/16 Esas, 2014/126 Karar sayılı hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    1-Mahkemece davalı ..."a yapılan tebligatın, mernis adresine yapılmadığı anlaşılmaktadır.
    19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; Yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre,“Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir.
    Tüm bu düzenlemeler gözetildiğinde, artık, adres kayıt sisteminde yazılı adresi bulunanlara, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, adres kayıt sisteminde yazılı adresine, 21. maddenin ikinci fıkrasına göre tebliğ yapılması gerekecektir.
    Dosyada, gıyabi hükmün, davalılardan ...’a Tebligat Kanunu hükümlerine göre, fakat aynı Kanunun 21"inci maddesindeki değişiklikler dikkate alınmaksın iş adresine tebligat çıkartıldığı, oysa gerçek kişiler yönünden artık Mernis adreslerinin tespit edilebilmesi halinde Kanunun diğer maddelerine göre tebliğinin mümkün olmadığı, bu hususun ise Mahkemece gözetilmediği anlaşılmakla; Mahkemece; gecikmeye ve yeni bir geri çevirmeye mahal verilmeksizin, verilen gıyabi hükmün davalı ..."ın adres kayıt sisteminde yazılı adresine yukarıda belirtilen usûllere göre tebliğ edilerek,
    2-Davalı .... Şti. vekiline yapılan tebligatın güvenlik amirine yapıldığı anlaşılmaktadır.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun “Vekile ve kanuni mümessile tebligat” başlığını taşıyan 11/1. maddesinde, vekil aracılığı ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı belirtilmiştir. Ancak mahkemece vekile yapılan tebliğin bizzat vekil veya vekil katibine değil, güvenlik görevlisine yapıldığı, aynı zamanda vekilin adresi ile... Ltd. Şti. adresinin de aynı olduğu görülmüştür.
    Hâl böyle iken, mahkemece davalı vekilinin vekillik yaptığı adres tespit edilerek, tebligatın tespit edilen adresine, tespit edilen adres ile şirket adresinin aynı olması halinde ise tebligatın bizzat vekile yapılarak, gerekçeli karar usulünce tebliğ edildikten ve temyiz süresinin geçmesi beklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, bu eksiklik giderilip dosya geldikten sonra temyiz itirazlarının incelenmesine, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.