Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2011/27688
Karar No: 2013/12416
Karar Tarihi: 13.05.2013

Görevliye hakaret - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2011/27688 Esas 2013/12416 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Hendek Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu işleyen sanığa verilen cezada, hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi gibi bazı hukuki hatalar yapılmıştır. Bu nedenle Yargıtay 2. Ceza Dairesi hükmü bozmuştur. Suçun düzenlendiği kanun maddesi olan 5237 sayılı TCK'nın 125/1 maddesi hapis ve adli para cezası biçiminde seçenekli bir yaptırım öngörmektedir. Ancak, yargıçların ceza tayininde öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine, alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe göstermeleri gerekmektedir. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında da zararın maddi olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve suçun geriye dönük olarak işlenmeyeceği gibi unsurların değerlendirilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 125/1 ve 50/2.
2. Ceza Dairesi         2011/27688 E.  ,  2013/12416 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2009/143379
    MAHKEMESİ : Hendek Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 04/02/2009
    NUMARASI : 2008/382 (E) ve 2009/70 (K)
    SUÇ : Görevliye hakaret

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    1) Sakarya Büyükşehir Belediyesinde görev yaptığını belirten mağdurun anılan kurumda hangi sıfatla görev yaptığına dair belge getirtilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-5237 sayılı TCK.nun 125. maddesinde hapis ve adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü, sanık hakkında hapis cezası tayin edildiği halde aynı yasanın 50/2. maddesine aykırı şekilde hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,
    3- Ceza yasasında, hapis cezası ile adli para cezasının seçenekli yaptırım olarak öngörüldüğü durumlarda mahkemece, öncelikle hapis ya da adli para cezasının neden seçildiğine ilişkin yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeli, daha sonra ise alt ve üst sınırları arasında yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek temel ceza belirlenmelidir.
    Somut olayda sanığa yüklenen suç kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçu olup, hakaret suçunun düzenlendiği 5237 sayılı TCK"nın 125/1 maddesinde, hapis ve adli para cezası biçimindeki seçenekli yaptırım, aynı maddenin 3-a fıkrasında yer alan görevliye hakaret suçunu da kapsadığından, kamu görevlisine karşı hakaret suçundan, yasada hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörülmesi nedeniyle, seçenekli yaptırımlardan neden hapis cezasına hükmedildiğinin yasal ve yeterli gerekçesi gösterilip, daha sonra hükmedilen hapis ya da adli para cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesinde yasal ve yeterli gerekçenin gösterilmesi gerekirken, yalnızca hapis cezasının alt ve üst sınırı arasında temel cezanın belirlenmesine ilişkin gerekçe gösterilmesi,
    4-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, olayda mağdurun bir tazminat istemi bulunmadığı gibi dosyaya yansıyan maddi bir zararının da belirlenemediği gözetilerek, sabıkası da bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususundaki kanaat ile hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerekirken “...yörede benzer nitelikteki suçların sıklık ve çoklukla işlenmesi,kamu görevlilerinin görevlerini gereği gibi ifa edebilmelerinin eylemle ve kamu düzeniyle olan yakın ilişki de düşünüldüğünde cezadan beklenen yaptırım gücü de dikkate alınarak uygulama hakim takdirine bırakılmakla... ” biçimindeki, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı sonraki hükümde CMUK.nun 326/son maddesinin gözetilmesi suretiyle istem gibi BOZULMASINA, 13.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi