10. Hukuk Dairesi 2015/22951 E. , 2016/2980 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Asıl ve birleşen dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamda belirtildiği şekilde asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar, kamu düzeni ile ilgili olduğundan, özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Somut olayda davacı, davalılar nezdinde, asıl dava dosyasında 2002 yılından 2007 yılına kadar 5 yıl süre ile, birleşen dava dosyasında ise 2007 yılı Mayıs ayından-07.11.2009 tarihine kadar sabun ustası olarak kesintisiz olarak çalıştığının tespitini istediği davada, dosyaya ibraz edilen belgelerin incelenmesinde; davacının talep dönemi içerisinde 09.09.1998-30.04.2007 tarihleri arasında 1479 zorunlu Bağ-Kur kaydının bulunduğu, ardından 02.05.2007-01.07.2007 arasında dava dışı işyerinden yine tam gün, eksiksiz bildirim bulunduğu, davalı ..."nin işvereni olduğu işyerinden ise 17.07.2007-10.01.2009 tarihleri arasında eksiksiz hizmet bildirimi bulunduğu sabit olmakla; davacının, davalılar nezdinde bildirimi yapılan
günler dışındaki fiili çalışmalarına işaret eden bordro tanığı ...., komşu işyeri tanığı ... ile davacı ve davalılar tanıklarının beyanları itibariyle mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Mahkemece yukarıda değinilen bilgiler dahilinde, kendiliğinden araştırma yapılarak, davacının gösterdiği delillerle yetinilmeyip, talep dönemi içerisinde yer alan ve bildirimi yapılan hizmetlerle çakışmayan 02.07.2007-16.07.2007 ila 11.01.2009-07.11.2009 tarihleri arasında davacının çalışmasının gerçekliği, yeterince ve gereğince irdelenmeli; bu amaçla re"sen seçilecek dönem bordro tanıkları ile aynı çevrede işyeri olan işveren ya da bu işverenlerin çalıştırdığı bordrolara geçmiş diğer kişilere ulaşılmaya çalışılarak bilgi ve görgülerine başvurulmalı, bunların bulunmaması yada hazır edilememeleri halinde komşu evlerde, işyerlerinde yaşayanlar yine kolluk araştırması ile tespit edilerek veyahut Kurumdan sorulmak suretiyle belirlenerek bilgi ve görgülerine başvurulmalı; dinlenen tanık beyanları arasında çelişki bulunması halinde bu çelişki giderilmeli, böylece gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuki esaslar göz önünde tutulmadan eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde; davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 10.03.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi