20. Hukuk Dairesi 2014/7583 E. , 2015/700 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... ile davalılar Hazine ve ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, Medenî Kanunun 713. maddesi gereğince dava konusu taşınmazların adına tescilini istemiş, davanın devamı sırasında arazi kadastrosu yapılınca, dava ... 121 ada 165 ve 105 ada 38 sayılı parsellerin tesbitine itiraza dönüşmüştür.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 121 ada 165 parselin 6000 m2 yüzölçümü ile 105 ada 38 sayılı parselin (A) harfi ile gösterilen 17491,52 m2"lik kısmının 1/2"şer hisse ile ... ve ... adlarına tapuya tesciline, 38 sayılı parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 35915,52 m2"lik kısmın ... niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş, davalı Hazinenin temyizi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 28.01.2013 tarih ve 2012/9332 - 2013/344 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hükme yeterli değildir. Şöyle ki; dava konusu 121 ada 165 sayılı parsel 9216,79 m2 olduğu halde, mahkemece, kararda 6000 m2 olarak davacılar adına tescile karar verilmiş, gerisi hakkında sicil oluşturulmadığı gibi taşınmazın 6000 m2"lik bölümü de krokide gösterilmemiştir. Kadastro hakimi 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince parselin tümü hakkında sicil oluşturmakla görevlidir. 105 ada 38 parsel ise ziraat bilirkişi raporuna göre 20 yıldır kullanılmadığından üzerinde 20-25 yaşlı meşe ağaçları yetiştiği bildirilmiş, bu parsel bakımından da iradi terk olup olmadığı araştırılmamış, ayrıca, 1958 tarihli memleket haritasında açık alanda kaldığı bildirildiği halde, memleket haritası ile kadastro paftasının çakıştırılması sonucu, ... olarak tescile karar verilen (B) bölümü ile davacılar adına tescile karar verilen (A) bölümü aynı göründüğü, yeşil alanda kaldığı anlaşılmaktadır." denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile 121 ada 165 nolu parselin 2 pay itibariyle; 1 payının Nebi oğlu 05/04/1939 doğumlu ... adına, 1 payının ... kızı 06/09/1932 doğumlu... adına tespit ve tesciline, 105 ada 38 nolu parselin ise ... niteliği ile Maliye Hazinesi adına tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... tarafından 105 ada 38 parsele ilişkin hüküm yönünden, ... Yönetimi ve Maliye Hazinesi tarafından121 ada 165 parsele yönelik hüküm yönünden temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1970 yılında yapılıp kesinleşen seri bazda ... kadastrosu ile daha sonra 13/03/1996 tarihinde ilânı yapılıp kesinleşmeyen 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılan aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
1) Davacı ..."ın 105 ada 38 nolu parsele ilişkin temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve özellikle keşif sonucu düzenlenen ... bilirkişi raporunda, taşınmazın 1957 tarihli memleket haritasında kısmen yeşil renkli ... sayılan alan, kısmen de beyaz renkli ... sayılmayan alanda kalmakla birlikte 10-25 yıldır ekilip sürülmediği, (A) bölümünün 10-15 yaşlarında, (B) bölümünün 20-25 yaşlarında meşe ağaçları ile kaplı olup, tamamının eylemli biçimde ... olduğu saptandığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir.
2) Davalılar ... Yönetimi ve Maliye Hazinesinin 121 ada 165 nolu parsele ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Mahkeme tarafından Dairenin 28/01/2013 tarih ve 2012/ 9332 E.- 2013/344 K . sayılı kararına uyulmuşsa da gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; mahkemece, 121 ada 165 nolu parselin 6000 m2 yüzölçümü ile davacılar adına tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekilinin temyizi üzerine, Dairece taşınmazın 9216,79 m2 olduğu halde, mahkemece kararda 6000 m2 olan kısmı hakkında davacılar adına tescil kararı verildiği, gerisi hakkında sicil oluşturulmadığı, taşınmazın 6000 m2"lik kısmının krokide gösterilmediği gerekçesiyle bozulmuştur. Hükmün, Hazine tarafından sadece taşınmazın gerisi hakkında sicil oluşturulmaması yönünden temyiz edildiği ve hükmüne uyulan bozma kararı tarafları yönünden usûlû kazanılmış hak oluşturacağından, davanın kısmen kabulü ile, 121 ada 165 nolu parselin 6000 m2"lik kısmının belirlenerek davacılar adına tesciline, geri kalan kısmının ise Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamının davacılar adına tesciline şeklinde bozma gereklerinin yerine getirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Bu nedenle; mahkemece, taşınmaz başında bir ziraat, bir fen bilirkişi eşliğinde yeniden yapılacak keşifte, çekişmeli taşınmazın mevcut niteliği ve davacıların kullanımında olan 6000 m2"lik kısmı belirlenerek krokide gösterilmesi ve bu bölüm hakkında davacılar adına tescil kararı verilmesi, taşınmazın geri kalan kısmı hakkında keşifte belirlenen niteliğiyle Hazine adına tesciline şeklinde hüküm kurulması gereklidir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ..."ın temyiz itirazlarının reddi ile 105 ada 38 nolu parsele ilişkin hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının gerçek kişiye yükletilmesine,
2) Yukarıda ikinci bendte açıklanan nedenlerle, davalılar ... Yönetimi ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile121 ada 165 nolu parsele ilişkin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/02/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.