21. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/9693 Karar No: 2006/9665 Karar Tarihi: 09.10.2006
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/9693 Esas 2006/9665 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2006/9693 E. , 2006/9665 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Büyükçekmece İcra Mahkemesi Tarihi : 28.4.2004. No : 926-420
Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı 3.kişi ile davalı (alacaklı) vekilleri tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin kısmen kabuüne karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 1-Uyuşmazlık, İ.İ.K"nun 96. ve onu izleyen maddelerine dayalı 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. Davaya konu taşınır mallar borçlunun Ticaret Sicilinde kayıtlı adresi olan işyerinde haczedildiğinden, İ.İ.K."nun 97/a maddesi hükmünde öngörülen mülkiyet karinesi borçlu, dolayısıyla davalı alacaklı yararınadır. Ancak, bu yasal karinenin aksinin davacı 3.kişi tarafından güçlü ve inandırıcı delillerle kanıtlanması mümkündür. Davacı, bu işyerini borçlunun terk etmesinden sonra kiraladığını ileri sürmüş 21.09.2000 tarihli adi nitelikli kira sözleşmesini ibraz etmiştir. Kira sözleşmesi 21.09.2000 tarihli vergi yoklama fişi ile tesbit edildiğinden borcun doğum tarihi olan 22.08.2003 tarihinden önce düzenlendiği resmi memurca saptanmıştır. Bu durumda, HUMK.’nun 299/2 maddesi gereğince kira sözleşmesi taraf olmayanlar yönünden de bağlayıcı olur.Kira sözleşmesi eki demirbaş eşya beyanında yazılı olan ve 3. kişi şirketin kayıtlarında da yer alan tüm makineler yönünden davanın kabulü gerekir. Öteyandan, davacı 3. kişi tarafından sunulan faturalar borcun doğumundan önceki tarihi taşıdığından yine faturalı makinelerden 3. kişi şirketin defterinde de yer almış olanlar yönünden de davanın kabulü gerekir.Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda tüm faturaların ve kira sözleşmesinde yazılı tüm makinelerin değerlendirilmeye alınmadığı anlaşılmaktadır.Eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı bilirkişi raporu hükme esas alınmak sureti ile hüküm kuruması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Mahkemece yapılacak iş; pacizli mallar şirket defterleri, faturalar ve kira sözleşmesi dikkate alınarak yukarıdaki esaslar dahilinde yeniden uzman bilirkişiden rapor almak ve sonucuna göre hüküm kurmaktan ibarettir. 2-İstihkak davasının kabulü üzerine davacı yararına tazminata hükmedilebilmesi için İİK.’nun 97/15. maddesi uyarınca alacaklının kötü niyetinin gerçekleşmesi gerekir. Alacaklının 3.kişinin istihkak iddiasına karşı çıkması kötü niyetli bir davranış olarak nitelendirilemez. Alacaklının kötü niyeti kanıtlanmadığından tazminatla sorumlu tutulması da bozmayı gerektirir. O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 09.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.